YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/1790
KARAR NO : 2014/1818
KARAR TARİHİ : 10.02.2014
MAHKEMESİ : Gaziantep 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 14/12/2012
NUMARASI : 2012/226-2012/571
Davacı, murisi, Ö. C. askerlik süresinin 547 gün olarak tespitine, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline, ölüm aylığı almaya hak kazandığının karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının murisinin askerlik süresinin 547 gün olarak tespitine, aksi kurum işleminin iptaline, dava tarihi itibarı ile ölüm aylığı bağlanmasına, bu mümkün olmazsa 7 günlük süreyi borçlanması için mehil verilerek, ödediği tarihi takip eden aybaşından itibaren ölüm aylığı bağlanmasına karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının oğlu Ö. C. 03/09/1987- 03/03/1989 tarihleri arası askerlik yaptığının anlaşıldığı, ancak Ö.C. davacının oğlu olduğuna ve ne zaman öldüğüne dair nüfus kayıt örneklerinin veya veraset ilamının dosyaya getirtilmediği, aynı şekilde sigortalı şahsi sicil dosyasının getirmediği, dosya kapsamında sigortalı bilgilerinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davacının ölüm aylığı talebi hususunda yapılacak değerlendirmede, öncelikle davacının müteveffa oğlunun ne zaman öldüğü, ödenmiş malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi gün sayısının ve fiili askerlik süresinin ne kadar olduğu konularının netleştirilmesi gereklidir.
Mahkemece yapılacak iş; öncelikle davacı murisi Ö. C.nüfus kayıt örneklerinin veya veraset ilamının, sigortalı şahsi sicil dosyasının dosyaya getirtilerek, 506 sayılı Yasanın dava konusu ile ilgili 4958 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 60/f maddesi gereğince, er olarak askerlikte geçen sürenin tamamına borçlanma imkanı getirdiği, Yasa hükmünün bu açık ifadesi karşısında, davacının, murisinin fiilen askerlik yaptığı sürenin tamamını borçlanabilmesinin mümkün olduğu, 506 sayılı Yasada bu yaklaşımı engelleyecek aksine bir hükümde bulunmadığı gözetilerek anılan yasal düzenleme gereğince davacıya murisinin fiili askerlik süresinin tamamını borçlanılmasına imkan tanınarak, tahsis için öngörülen prim ödeme gün sayısının borçlanma bedelinin ödenmesi ile yerine getirileceği dikkate alınarak, öncelikle fiili askerlik süresinin tespiti ile ölüm aylığı bağlanabilmesi için gerekli olan süreye ilişkin olarak borçlanma bedelinin ödenmesi için
davacıya mehil verilerek, borçlanma bedelinin ödenmesi halinde, ödemeyi takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanmasına karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 10/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.