YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/17674
KARAR NO : 2014/20180
KARAR TARİHİ : 16.10.2014
MAHKEMESİ : Adana 5. İş Mahkemesi
TARİHİ : 09/07/2013
NUMARASI : 2012/593-2013/512
Davacı, Kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Davacı, 5510 Sayılı Kanunun 4/b maddesi kapsamındaki sigortalı süreleri ile 5434 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalı süreleri birleştirilmek ve 5510 sayılı Kanun’un 40. maddesi uyarınca 5434 sayılı Kanun kapsamındaki fiili hizmet zammı sürelerinin yaştan, indirilmek suretiyle, 25.08.2012 tarihli tahsis talebine istinaden yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanaklarından olan 2829 sayılı Yasanın 8. Maddesi gereğince davacının aylık bağlama şartları 1479 sayılı Yasanın hükümlerine tabidir. Davacının çalışmalarının geçtiği son 7 yılın 3,5 yılında Bağkur sigortası olduğu kayıtlarda görülmektedir. İlgili Yasası olan 1479 Sayılı Yasanın 35/b geçici 10. Maddesine göre yaşlılık aylığından yararlanmak için; kural olarak maddede belirlenen yaşa ulaşmış olmak, belirli bir süre prim ödemek, işten ayrılmak ve tahsis talebinde bulunmak gereklidir. 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun’un 4’üncü maddesindeki; “kurumlara tabi çeşitli işlerde çalışmış olanların hizmet süreleri, aynı tarihlere rastlamamak kaydıyla bu Kanuna göre aylık bağlanmasına hak kazanıldığında birleştirilir.” hükmü uyarınca çeşitli sosyal güvenlik kurumlarına tabi olarak geçen hizmet süreleri de yaşlılık aylığı bağlanmasına esas olmak üzere birleştirilir. Aylık bağlanacak Kurumun aylık bağlama koşulları arasında somut olayı için 25 yıl prim ödeme şartı ile 49 yaş koşulunun arandığı ancak davacının yaş koşulunun tahsis talep tarihine göre oluşmadığı için aylık bağlama talebinin reddedildiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Öte yandan 5434 sayılı Kanun’da “fiili hizmet zammı” kavramına yer verilmiş olup, 5434 sayılı Kanun’un 32, 33, 34, 35. ve 205’inci maddelerinde düzenlenmiştir. Söz konusu fiili hizmet zammı; hizmet süresini, emeklilik ikramiye miktarını ve emekli aylığı bağlama oranını artırmakta ve yaş haddinden de 8 yıla kadar indirim sağlamaktadır. Bu unsurlar dikkate alındığında 5434 sayılı Kanundaki fiili hizmet zammının uygulandığı durumlarda bu sürenin sigortalılık süresine eklenmesi ve yaş haddinden de indirilmesi gerekeceği açıktır.
Somut olayda; 5510 sayılı Yasa kapsamında Yaşlılık aylığı bağlanması için tahsis talebinde bulunan davacı hakkında 5434 ve 2829 sayılı Yasanın tüm hükümlerinin 5510 sayılı yasanın geçici 4. Maddesi gereğince uygulanması gerekmektedir. 2829 sayılı yasanın 8. Maddesi gereği aylık bağlama şartlarını 1479 sayılı Yasa hükümleri gereğince ele alınmış olsa da 15.03.1989-14.05.2001 tarihleri arasındaki 5434 sayılı Kanun kapsamında geçen Emekli Sandığı hizmetlerine davacının fiili hizmet zammı sürelerinin eklenmesi gerektiği gibi yaş haddinden de aynı sürelerin indirilmesine karar verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle; fiili hizmet zammı bilinmekte olduğundan 5434 sayılı kanunun 32, 33, 34 ve 35. maddeleri gereğince eklenen bu fiili hizmet zammı süresinin davacının yaşlılık aylığı şartları için aranan 49 yaştan indirilerek oluşan bu sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 25.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.