Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/1683 E. 2014/1557 K. 30.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/1683
KARAR NO : 2014/1557
KARAR TARİHİ : 30.01.2014

MAHKEMESİ : Ankara 10. İş Mahkemesi
TARİHİ : 14/12/2012
NUMARASI : 2011/765-2012/1242

Davacı, 10/11/1987 tarihinden itibaren sigortalı olduğunun tespitiyle, borç yapılandırma ve sigortalılığını 01/10/2008 tarihinden itibaren başlatan Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ….. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Davacı, şirket ortaklığının başlangıç tarihi olan 10.11.1987 tarihinden itibaren Bağ-Kur sigortalılığının tespitini ve yapılandırma talebinin kabulü ile Kurum işleminin iptalini istemiştir.
Mahkemece istemin kabulü ile; davacının 10.11.1987-18.2.2008 tarihleri arasında zorunlu Bağ Kur sigortalısı olduğunun tespitine ve yapılandırma talebinin 10.11.1987 tarihi esas alınarak yapılması gerektiğine ve kurum işleminin iptaline karar verilmiş ise de, varılan sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
01.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasanın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasanın 24. maddesi değiştirilecek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür. 1479 sayılı Bağ-Kur Kanununda 506 sayılı Yasanın 79/10.maddesine benzer şekilde geçmiş günlerin tespitine yönelik yasal düzenleme mevcut değildir. Başka bir anlatımla Bağ-Kur Kanununda açık bir hüküm olmadığından geçmiş hizmetlerin tespitine olanak yoktur. Öte yandan, 5510 sayılı Yasanın geçici 8.maddesinde, bu Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi hariç diğer alt bentlerine göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde bu Kanunun yürürlük tarihine kadar kayıt ve tescillerini yaptırmayanların sigortalılık hak ve yükümlülüğünün bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren başlayacağı, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendine göre sigortalı sayılanların hak ve yükümlülüğünün ise 7 nci maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre başlayacağı, ancak, bu Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) ve (3) numaralı alt bentlerine göre sigortalı sayılanlardan bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren sigortalılıkları başlatılanların, bu Kanunun yürürlük tarihi ile 4/10/2000 tarihi arasında geçen vergi mükellefiyet süreleri bulunmak kaydıyla, sigortalının bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren 6 ay içinde talepte bulunması halinde, vergi mükellefiyet sürelerinin tamamı için 80. maddenin ikinci fıkrasının (a) bendine göre talep tarihindeki prime esas kazancının % 32’si üzerinden borçlanma tutarının hesaplanacağı ve sigortalıya tebliğ edileceği, sigortalının kendisine tebliğ edilen borçlanma tutarının tamamını tebliğ tarihinden itibaren 6 ay içinde ödemesi halinde, bu sürelerin sigortalılık süresi olarak değerlendirileceği, sigortalıya tebliğ edilen borç tutarının bu süre içerisinde tam olarak ödenmemesi halinde bu sürelerin sigortalılık süresi olarak değerlendirilmeyeceği ve ödenen tutarın bu Kanunun 89 uncu maddesine göre iade edileceği bildirilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının şirket ortaklığından dolayı 1.10.2008 tarihinde tescilinin yapıldığı ve 27.4.2011 tarihinde 6111 sayılı yasadan yararlanma talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davacının zorunlu sigortalılık koşullarına sahip olduğu dönemde ve 1479 sayılı Kanunun Geçici 18. maddesinde ve 5510 sayılı Kanunun Geçici 8. maddesinde belirtilen sürede zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olarak tescili yönünde herhangi bir talebi nin bulunup bulunmadığı araştırılmadan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Mahkemece yapılacak iş; davacının 2.8.2003 tarihinden önce Bağ Kur sigortalılığı yönünden talebinin bulunup bulunmadığı araştırılarak, başvurusunun bulunmaması halinde Kurum işlemi yerinde olduğundan davanın reddine karar vermekten ibarettir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 30/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.