Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/15963 E. 2014/19538 K. 13.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15963
KARAR NO : 2014/19538
KARAR TARİHİ : 13.10.2014

MAHKEMESİ : Ankara 7. İş Mahkemesi
TARİHİ : 28/06/2013
NUMARASI : 2010/221-2013/732

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen sürelerin 800,00.-TL ücretle çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının davalı işyerinde 03.09.2009-04.02.2010 tarihleri arasında 800 TL ücretle çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı işveren tarafından davacı adına düzenlenen işe giriş bildirgesinin bulunmadığı, davalı işyerinden Kuruma bildirilen çalışmanın olmadığı, dinlenen tanıklardan sadece bir tanesinin çalışmasına dönem bordrolarında rastlandığı, davacının iş ile ilgili bir çok mail yazışmasını ibraz ettiği, bu yazışmalarda “ATS Ofset Matbaacılık Dijital Baskı Sis. San. ve Tic. Ltd. Şti.” unvanlı şirketin adının geçtiği (evrakların antet kısmında ATS unvanlı şirketin adının ve adresinin yazılı olduğu), başlığında davacının adının olduğu, 03.09.2009 tarihinin işe başlangıç tarihi olarak gösterildiği, avans ve maaş alınan tarihlerin yazılı olduğu, altında ATS Ofset ve davalı Tuna Ofset unvanlı işyerlerinin kaşelerinin olduğu, ancak davalı şirketin ve ATS Ofset unvanlı şirketlerin imzalarının bulumadığı bir evrakın daha davacı tarafından ibraz edildiği anlaşılmıştır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
1- Somut olayda, hizmet tespiti bakımından; davacının ibraz ettiği tanıkların beyanlarının alınması ile yetinildiği, bu tanıklardan sadece bir tanesinin çalışmasının dönem bordrosunda kayıtlı olduğu, davacının ibraz ettiği yazışmalarda adı geçen ATS unvanlı şirketin davalı işyeri ile bağlantısının ne olduğunun araştırılmadığı, eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmiş olduğu anlaşılmış olup karar bu yönü ile usul ve yasaya aykırıdır.
Hizmet tespiti yönünden yapılacak iş, ATS Ofset Matbaacılık Dijital Baskı Sis. San. ve Tic. Ltd. Şti. unvanlı şirketin davalı şirket ile arasındaki ilişkiyi araştırmak, dava konusu edilen döneme ait dönem bordrolarında ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle davalı işyerine komşu işyerlerini tespit edip bu işyerlerinin uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı çalışanları, yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
2- Ücret tespiti bakımından ise, grafiker olarak davalı işyerinde çalıştığını beyan eden davacı ücretinin 800 TL olduğunu iddia etmektedir. Davacının ibraz ettiği evrakların davalı şirket tarafından düzenlenmiş olduğu sabit değildir. Salt tanık beyanları ile davacının ücretinin asgari ücretin üzerinde olduğunun kabulü de mümkün değildir. Ücretle ilgili herhangi bir yazılı delil olmadan ve ücretle ilgili emsal araştırma yapılmadan hüküm kurulması isabetsiz olmuştur.
Ücret tespiti bakımından yapılacak iş, davalı işyerinin defter ve kayıtlarını getirterek incelemek, yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi ile işyerinin kapsam ve kapasitesini belirlemek, davalı işverenin bordrolarında kayıtlı diğer işçilerin beyanlarına başvurmak, davacının davalı işyerinde tam olarak ne iş yaptığını, görevinin ne olduğunu sormak, işverenin yaptığı bildirimler ile çalışan işçilerin niteliklerini de karşılaştırarak, işverenin çalıştırdığı işçilerin kıdem ve pozisyonuna göre gerçek ücreti üzerinden bildirilip bildirilmediği üzerinde durmak, davacının asgari ücret ile çalışması olağan olmayan nitelikli bir işçi olup olmadığını, nitelikli bir işte çalıştırılıp çalıştırılmadığını belirlemek, asgari ücretle çalışmasının olağan olmadığının belirlenmesi halinde, işverenin aynı pozisyondaki işçilere ödediği ücretlerin gerçeğe uygun olup olmadığını değerlendirmek, bu bildirimlerin gerçeğe uygun olduğunun anlaşılması halinde, bu ücretleri esas almak, aksi takdirde benzer işi yapan işyerlerinden gerektiğinde ilgili meslek odasından emsal ücret araştırması yaparak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan T.. S..’ne iadesine, 13/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.