Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/15897 E. 2014/5033 K. 17.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15897
KARAR NO : 2014/5033
KARAR TARİHİ : 17.03.2014

MAHKEMESİ : Yozgat İş Mahkemesi
TARİHİ : 15/11/2012
NUMARASI : 2012/374-2012/859

Davacı, 01/05/1985-01/05/2008 tarihleri arasındaki 2926 sayılı Yasaya tabi sigortalılığının iptal edilemeyeceğinin tespitine, 6111 sayılı Kanundan yararlandırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, bozma üzerine ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 01.05.1985-01.05.2008 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ile 6111 sayılı yasadan yararlandırılması istemine ilişkindir..
Dairemizin 20/12/2011 tarih ve 2011/16791-14031 E.K sayılı bozma kararı üzerine, mahkemece davanın kabulü ile davacının 01.05.1985-01.05.2008 tarihleri arasında ve Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine ve 6111 sayılı yasadan faydalanması gerektiğinin tesbitine kararı verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 01.05.1985 tarihi itibariyle tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, adına kayıtlı 35 civarında hisseli tarla ve bağ bulunduğu, 01/01/2003 tarihinde ziraat odası kaydının başladığı, 2004 yılından itibaren doğrudun gelir desteği aldığı, 19/04/2011 tarihinde 6111 sayılı Yasadan faydalanmak için Kuruma müracaat ettiği, kolluk tutanağında davacının Ankara’da oturduğu, arazileri kardeşi ile ortak olarak kullandığının belirtildiği, Eylül/2009 tarihli kontrol memuru raporunda beyanda bulunan köy muhtarı, davacının 15 yıl kadar önce köyden ayrıldığını, arazileri kardeşinin işlettiğini, köyden ayrıldıktan sonra T..ve Y.. E,.. Köylerinde hayvancılıkla uğraştığını ve o köylerde köylülerin hayvanlarını otlattığını, 10 yılı aşkın süredir de Ankara’da ikamet ettiğini belirttiği, ayrıca kontrol memuru raporuna göre davacının tarımda kendi nam ve hesabına çalışmaya başladığı ve bıraktığı tarihin tespit edilememesi üzerine Kurum tarafından 01/10/2008 tarihinden önceki sigortalılığın tamamen iptal edildiği, 01/07/1985-31/08/1985 tarihleri arası kısa süreli, 15/07/2006-10/01/2008 tarihleri arası da uzun süreli ve 15/01/2008 tarihinden sonrada yine kısa süreli SSK kapsamında çalışmalarının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’nın 10. maddesinde ” sigortalıların kayıt ve tescil işlemlerinde valilik, kaymakamlık, özel idare, belediye ve muhtarlık ve nüfus idareleri kayıtları ile diğer kamu kuruluşlarının, tarım satış kooperatifleri ve birliklerinin, pancar ekicileri istihsal kooperatifleri ve Birliği Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi kayıtlarının esas alınacağı düzenlenmiştir.
Öte yandan tarım Bağ-Kur sigortası kapsamında kesintisiz tarımsal faaliyetin bulunduğunun anlaşıldığı hallerde, gerek 506 ve gerekse 1479 sayılı Yasa’lar kapsamındaki kısa süreli çalışmaların 2926 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı tümden sona erdirmeyeceği, 2926 sayılı Yasa’nın 36 ve 10.maddesindeki şartların da gerçekleşmesi halinde 506 ve 1479 sayılı Yasa’lar kapsamındaki kısa süreli çalışmalar dışında kalan süreler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalısı olunduğunun kabulünün gerekeceği, 506 ve 1479 sayılı Yasa’lar kapsamındaki çalışmaların uzun süreli olduğu hallerde ise, tarımsal faaliyetin kesintiye uğradığının ve anılan çalışmaların sona ermesinden sonra, 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın yeniden başlatılabilmesi için, doğrudan prim yatırılması, talep veya aynı Yasa’nın 36.maddesine göre ürün bedelinden tevkifat yapılması yoluyla yeniden kayıt ve tescil yolundaki iradenin ortaya konulması gerektiği Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir
Bir yıldan daha az süren zorunlu sigortalılık kapsamındaki çalışmalar kısa süreli olup, kesintisiz bir şekilde bir yıl veya daha fazla süren çalışmalar ise uzun süreli çalışmadır.
Somut olayda, mahkemece davacının 01.05.1985-01.05.2008 tarihleri arasında ve Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiş ise de, bu sonuca eksik araştırma varılmıştır. Öncelikle uzun süreli SSK kapsamındaki çalışmaların tarımsal faaliyeti kesintiye uğrattığı ve anılan çalışmaların sona ermesinden sonra, 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın yeniden başlatılabilmesi için, doğrudan prim yatırılması, talep veya aynı Yasa’nın 36.maddesine göre ürün bedelinden tevkifat yapılması yoluyla yeniden kayıt ve tescil yolundaki iradenin ortaya konulup konulmadığını, yine diğer dönemde de tarımsal faaliyetin devam edip etmediği yeterince araştırılmamıştır.
Yapılacak iş;
1-) davanın nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğu göz önünde bulundurarak öncelikle 01/05/1985-15/07/2006 tarihleri arası dönemde yukarıda anılan maddede belirtilen kayıtların olup olmadığını söz konusu kuruluşlardan, davacının ziraate elverişli taşınmazlarının bulunup bulunmadığını ilgili tapu idaresinden, özel idareden, belediyeden araştırmak, varsa bunları kullanıp kullanmadığını belirlemek, nizalı dönemde görev yapan köy muhtarı ve azalar ile yeterli bilgi ve görgüye sahip kişileri belirleyip tanık olarak dinlemek, tarımsal kredi kullanıp kullanmadığını, arazi kiralayıp kiralamadığını tespit etmek, ayrıca kontrol memuru raporunda belirtilen T…ve Y.. E… Köylerinin muhtar ve azalarının beyanlarına başvurularak, davacının bu köylerde çobanlık mı yaptığı yoksa hayvanları kendi adına mı yetiştirdiğini belirlemek, yine Ankara’da ikamet ettiği belirtilmiş olup, bu husus araştırılarak ikamet edip etmediğini, ediyorsa ne zamandan beri ikamet ettiğini tespit etmek, 6111 sayılı Yasa kapsamında bu süreler için prim ödemesinde bulunup bulunmadığını Kurumdan sormak ve ayrıca zabıta tahkikatı ile de ayrıntılı araştırma yaptıktan sonra diğer bütün delilleri birlikte değerlendirerek kısa süreli SSK’lı çalışmalar haricinde sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirleyerek sonucuna göre,
2-) Uzun süreli SSK kapsamındaki çalışmaların bittiği Ocak/2008 tarihinden sonraki döneme gelince, bu dönemde 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın yeniden başlatılabilmesi için, doğrudan prim yatırılması, talep veya aynı Yasa’nın 36.maddesine göre ürün bedelinden tevkifat yapılması yoluyla yeniden kayıt ve tescil yolundaki iradenin ortaya konulup konulmadığını tespit edip sonucuna karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.