Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/15333 E. 2014/251 K. 14.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/15333
KARAR NO : 2014/251
KARAR TARİHİ : 14.01.2014

MAHKEMESİ : Konya 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 19/02/2013
NUMARASI : 2012/451-2013/76

Davacı, ilk prim kesintisini takip eden aybaşından itibaren 2926 sayılı yasa kapsamında sigortalı olduğunun tespitiyle 6111 sayılı kanundan yararlandırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, konusu kalmayan davanın esas hakkında karar vermeye yer olmadığına karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi …. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 2926 sayılı yasa kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve 6111 sayılı Yasadan yararlandırılması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının 01/06/1995-11/04/2011 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ve 6111 sayılı Yasadan yararlanmaya ilişkin talebi konusunda karar kesinleştiğinde davalı Kuruma başvurmakta muhtariyetine ilişkin karar, davalı Kurum vekilinin temyizi sonucunda, Dairemizin 21/06/2012 tarihli 2012/6497 E. 2012/11794 K. sayılı ilamı ile 01/01/2002-31/05/2004 ve 01/01/2006-tescil tarihine kadar olan dönem yönünden davacının Tarım Bağ-Kur sigortalılık şartlarını taşıyıp taşımadığı yönünde usulünce araştırma yapılması gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Bozma ilamına uyan mahkemece, davacının Tarım Bağkurluluk talebi ve 6111 sayılı yasadan yararlanma talebinin davalı kurumca kabul edildiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Dava açıldıktan sonra ortaya çıkan bir nedenle dava konusu edilen talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesine gerek kalmıyorsa davanın konusuz kalması nedeniyle yargılamaya devam edilmesine gerek yoktur. Böyle bir durum söz konusu olduğunda Mahkemenin bir tespit hükmü niteliğinde olarak esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi gerekir.
Dava tamamen veya kısmen konusuz kalabilir. Davanın kısmen konusuz kalması halinde talebin diğer kısmı yönünden uyuşmazlık devam eder ve Mahkemece uyuşmazlığın devam ettiği talepler hakkında yargılamaya devam edilerek olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 25/01/2006 tarih ve 2005/10-766 E, 2006/16 K. sayılı kararı da aynı yöndedir)
Öte yandan, sosyal sigortalılık, kişinin Anayasa’da ifadesini bulan temel sosyal haklardan olan sosyal güvenlik hakkına ilişkindir. Nitekim, Anayasa’nın 12. maddesine göre, herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir. Anayasa’nın 60. maddesinde ise, “herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, sosyal güvenlik hakkının kişiye sıkı sıkıya bağlı, dokunulmaz ve feragat edilemez bir hak olduğu sonucuna ulaşılmaktadır
Somut olayda, Kurum davacıyı 01/05/1995-31/12/1995 tarihleri arasında ve 01/06/2004 tarihinden itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil etmiştir. Davacının tüm taleplerinin karşılanmaması karşısında davanın tümden konusuz kaldığı söylenemez. Öte yandan bu tür davalar sosyal güvenlik hakkı ve kamu düzenine ilişkin olup, davacı vekilinin duruşmadaki davanın konusuz kaldığına ilişkin beyanı da imzalı değildir.
Yapılacak iş, davacının talebinin tümü Kurumca kabul edilmediğinden davanın konusuz kalması söz konusu olmadığından mahkemece davacının Kurumca kabul edilmeyen talebi yönünden yargılamaya devam edilerek olumlu ya da olumsuz bir karar vermesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın tümden konusuz kaldığı gerekçesiyle yazılı biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 14/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.