Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/14644 E. 2014/1456 K. 28.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14644
KARAR NO : 2014/1456
KARAR TARİHİ : 28.01.2014

MAHKEMESİ : Samsun 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 21/12/2011
NUMARASI : 2010/574-2011/634

Davacı, almakta olduğu yaşlılık aylığının 21. basamaktan hesaplanarak, maaş fark alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ….. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre tarafların sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava; 4956 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa’ya eklenen Geçici 2. madde gereğince basamak satın alarak 11. basamaktan 16. basamağa yükseltilen ve 17. basamaktan aylık bağlanan davacının, aylık bağlanma tarihinden itibaren 17. basamaktan alması gereken aylık miktarlarının tespiti ile eksik ödenen miktarların her ay ödeme tarihleri gözetilerek faizleri ile birlikte tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 1479 Sayılı Yasa’nın Geçici 11. maddesi doğrultusunda davacının yaşlılık aylığına hak kazandığı ilk kez 01.01.2007 tarihinde almış olduğu yaşlılık aylığı başlangıç miktarının SGDP hariç 488,29 TL olduğu ve bu miktar başlangıç kabul edilerek sonrasında hesaplanacak yasa ve yönetmelikler doğrultusunda yaşlılık aylıklarının bu başlangıç esas alınarak Kurum’ca belirlenmesi gerektiğinin ve yaşlılık aylığının bu şekilde ödenmesi gerektiğinin tespitine, talebin geriye kalan kısmının reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; Bağ-Kur sigortalısı olan davacının, 4956 sayılı Yasa ile getirilen Geçici 2. madde hükmü çerçevesinde 11. basamaktan 16. basamağa yükselme talebinde bulunduğu, bu talebinin davalı Kurum’ca kabul edildiği, davacının Kurum tarafından talep edilen basamak yükseltme miktarını eksiksiz ödediği, 01.11.2005 tarihinde 17. basamağa yükseldiği, davacıya 01.01.2007 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı, davacı bağlanan yaşlılık aylığının az olduğunu iddia ederek Kurum’a itiraz etmiş ise de itirazının reddedildiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın yasal dayanağı, 4447 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa’ya eklenen geçici 11. maddedir. 1479 sayılı Yasa’nın geçici 11. maddesinde; 01.01.2000 tarihinden önce sigortalı olup da 01.01.2000 tarihinden sonra sigortalılığı devam eden sigortalılara bağlanacak yaşlılık aylığının koşulları düzenlenmiştir. Adı geçen geçici 11. maddede; “ Bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihten önce sigortalı olanlara bağlanacak yaşlılık aylığı;
a) Sigortalının, aylık başlangıç tarihindeki toplam sigortalılık süresi esas alınarak, bu Kanun’un yürürlük tarihinden önce bulunduğu gelir basamağının aylık başlangıç tarihinde yürürlükte bulunan gelir tablosundaki değer üzerinden, bu Kanun’un yürürlük tarihinden önceki hükümlere göre hesaplanan aylığının, bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihe kadar geçen sigortalılık süresinin toplam sigortalılık süresine orantılı olarak hesaplanan tutarı ile,
b) Sigortalının, bu Kanun’un yürürlük tarihi ile aylık başlangıç tarihi arasında aylar itibariyle prim ödediği gelir basamaklarının bu basamaklardaki prim ödeme süreleri de dikkate alınarak, aylık başlangıç tarihinde yürürlükte bulunan gelir basamakları üzerinden hesaplanacak ağırlıklı ortalamasının, aylık başlangıç tarihindeki toplam sigortalılık süresi esas alınmak suretiyle bu Kanun’un 36. maddesinin 2. fıkrasına göre bulunacak aylık bağlama oranı üzerinden hesaplanan aylığın, bu Kanun’un yürürlük tarihinden sonra geçen sigortalılık süresinin toplam sigortalılık süresine orantılı olarak hesaplanan tutarın toplamıdır. Bu şekilde hesaplanan aylık, bu Kanun’un 36. maddesinin 3. fıkrasına göre artırılır. 2. fıkraya göre bağlanacak aylık, sigortalının aylık başlangıç tarihindeki toplam sigortalılık süresi esas alınarak, bu Kanun’un yürürlük tarihinden önce bulunduğu gelir basamağı üzerinden bu Kanun’un yürürlük tarihinden önceki hükümlere göre hesaplanan aylığının, bu Kanun’un yürürlük tarihi ile aylık başlangıç tarihi arasında geçen takvim yılları için, her yılın Aralık ayına göre Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan en son temel yıllı kentsel yerler tüketici fiyatları endeksindeki değişim oranı kadar artırılmış tutarından az olamaz. ” hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda; davacıya bağlanacak yaşlılık aylığı da Geçici 11. maddede belirtilen (a) ve (b) aylığından oluşmaktadır. Mahkemece, alınan bilirkişi raporuna göre yukarıda anılan şekilde karar verilmiş, Dairemizin 15.04.2013 Tarih ve 2012/1654 esas, 2013/7421 karar sayılı ilamı ile; davalı Kurum’dan, davacının satın alarak bulunduğu en son basamaktan geriye doğru intibakı ile 31.12.1999 tarihinde bulunması gereken olası basamak dikkate alınarak tahsis talep tarihi itibari ile bağlanabilecek (a) ve (b) aylıklarını gösterecek şekilde toplam aylığının hesaplanması, ayrıca dava tarihine kadar Kurum’ca ödenen aylıklar ile basamak intibakı ile hesaplanacak aylıklar arasındaki farkların ayrıntılı olarak belirlemesi istenerek alınacak Kurum cevabından sonra gönderilmek üzere dosya mahal mahkemesine geri çevrilmiştir.
Davalı Kurum cevaben; davacıya idari çözüm ile yapılan basamak intibakı işlemi sonucu aylık farkından doğan 2.386,55 TL’nin 25.08.2012 ödeme döneminde parekende olarak ödendiğini bildirmiş ve yazı cevabına yeniden hesaplamadan önceki ve hesaplamadan sonraki aylık miktarlarına ilişkin çizelgeleri eklemiştir.
Mahkemece yapılacak iş; öncelikle, davalı Kurum’un 22.07.2013 tarihli yazısında basamak intibakı yapıldığı bildirildiğinden, davacıya; davalı Kurum tarafından yapılan ve geri çevirmeden sonra bildirilen aylık hesaplamasını ve miktarlarını, ayrıca yapılan ödemeyi kabul edip etmediğini sormak, kabul etmesi halinde dava konusuz kalacağından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurmaktır.
Ancak; davacı geri çevirme sonrası Kurum tarafından bildirilen hesaplamaları ve ödemeyi kabul etmiyor ise; davalı Kurum’dan, davacının SGDP kesintisi bulunup bulunmadığını, davacının tahsis talebinden sonra 01.12.2006 tarihinden itibaren davacıya bağlanan yaşlılık aylığı ile basamak intibakından sonra hesaplanan yaşlılık aylığının ay be ay ne kadar olduğunu ve davacının yaşlılık aylığının yükseltildiği miktarları sormak, aylıklar arasında ne kadar fark olduğunun açıkça bildirilmesini istemek ve davacıya hangi tarihler arasındaki aylıklar için ne kadar toplu ödeme yapıldığını da sorarak davalı Kurum’dan davacının yaşlılık aylığı hesaplamasına ilişkin tüm evrakları getirtip bilirkişiden; davalı Kurum’un ilk yaptığı yaşlılık aylığı bağlama işlemi ile geri çevirme kararından sonra gönderilen belgelerdeki aylık bağlama işlemlerini irdeleyen ve işlemde hata bulunup bulunmadığını, bulunuyor ise hatanın nereden kaynaklandığını açıkca izah edecek şekilde düzenlenen, denetime elverişli rapor hazırlanmasını isteyerek, talep ve müktesep hak kuralları da gözönünde tutularak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yetersiz inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 28.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.