Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/14210 E. 2014/17775 K. 18.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14210
KARAR NO : 2014/17775
KARAR TARİHİ : 18.09.2014

MAHKEMESİ : Ordu İş Mahkemesi
TARİHİ : 23/05/2013
NUMARASI : 2012/569-2013/271

Davacı, Y.. Mahallesinde tapunun 1.. ve 2.. parsel sayılı taşınmazları üzerindeki haczin korunarak diğer taşınmazlar ve araçlar üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacı Belediyeye ait olan ve üzerine taşkın haciz konulmuş bulunan Y.. Mahallesi’nde tapunun 191 ve 203 parsel sayılı taşınmazları üzerindeki haczin korunarak diğer taşınmazlar ve araçlar üzerine davalı kurumun 01/11/2000 tarih 43048 sayılı yazısı ile yine 20/08/2004 tarih 36768 sayılı, 09/12/2005 tarih, 58141 sayılı yazıları ile konulan haczin kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile Ordu S.. M.. tarafından Fatsa Belediyesi’ne ait Y.. Mahallesinde tapunun 1.. ve 2.. parsel sayılı taşınmazları üzerine konulan hacizlerin korunması ile, diğer taşınmazlar ile araçlar üzerine davalı kurumca 01/11/2000 tarih ve 43048 sayılı, 20/08/2004 tarih ve 36768 sayılı, 09/12/2005 tarih ve 58141 sayılı yazıları ile konulan taşkın hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; Kurum tarafından yazılan 08/05/2012 tarihli yazıda davacının İcra Takip ve Haciz Servisi tarafından takip edilen toplam 17.977.079,17 TL borcunun bulunduğu, ödenmeyen borçlarından dolayı çeşitli tarihlerde menkul ve gayrimenkulleri üzerine haciz şerhi işletildiği, Vergi Dairesi tarafından davacının toplam 14.697.807,49 TL vergi borcunun bulunduğunun ve vadesi geçmiş vergi borçları hakkında 6183 sayılı Kanun hükümleri uyarınca cebri tahsilat işlemlerine devam edildiğinin, Belediyenin talebi üzerine 755 ada 503 parsel, 203 parsel ve 191 parsel sayılı taşınmazlara haciz konulduğunun bildirildiği, davacının borca yeterli olduğunu bildirdiği 191 ve 203 parsel sayılı taşınmazların değerinin tespiti amacıyla keşif yapıldığı, Bilirkişi İnşaat Mühendisi E.. K.. ve Emlakçı bilirkişi H.. T..tarafından verilen 11/03/2013 tarihli raporda dava konusu Ordu İli Fatsa İlçesi D.. Mahallesi K.. Burnu Mevkii 4-5 Pafta 203 numaralı Parsel ve üzerindeki Motel-Gazino-Lokanta dahil 23/03/2012 tarihine göre yaklaşık olarak değerinin toplam 18.395.790,00 TL, Ordu İli Fatsa İlçesi D.. Mahallesi K.. Mevkii 4-5 Pafta 191 numaralı parsel ve üzerinde bulunan 2 katlı restaurant ve tek katlı pastane binası dahil olmak üzere 23/03/2012 tarihine göre yaklaşık olarak değerinin toplam 17.429.400,00-TL olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun “Amme İdareleri Arasında Hacze İştirak” başlıklı 69. maddesinde; “Her amme idaresi, diğer bir amme idaresi tarafından yapılan hacizlere, amme alacağı bu haciz tarihinden önce tahakkuk etmiş olmak şartiyle, haczedilen mallardan herhangi biri paraya çevrilinceye kadar iştirak edebilir.
Hacze iştirak halinde, hacizli malın bedelinden ilk önce haczi yapan dairenin alacağı tahsil olunur. Artanı hacze iştirak tarihi sırası ile alacaklarına mahsup edilmek üzere, hacze iştirak eden dairelere ödenir.” hükmü bulunmaktadır.
Gayrimenkul malların ihale suretiyle satışı ile ilgili esaslar ise aynı Kanunun 94. ve 95. maddelerinde düzenlenmiştir.
6183 sayılı yasanın 94. maddesinde; “Artırmaya iştirak edeceklerden gayrimenkule biçilmiş rayiç değerin %7.5’u nispetinde 10 uncu maddenin 1 ila 4 üncü bentlerinde yazılı teminat alınır.
Gayrimenkul artırma sonunda, üç defa bağırıldıktan sonra en çok artırana ihale olunur. Şu kadar ki, artırma bedeli gayrimenkul için biçilmiş olan değerin %75’ini bulmak lazımdır. Şayet amme alacağına ruçhanı olan diğer alacaklar bu gayrimenkul ile temin edilmiş ise, artırma bedelinin, bu suretle ruçhanı olan alacakların tutarından fazlaya çıkması ve yapılmış ve yapılacak masrafları da karşılaması şarttır.
Gayrimenkulün rehni suretiyle sağlanmış muaccel borçlar alıcıya devredilmez, satış bedelinden ödenir.
Haczedilen gayrimenkullerin ayrılması mümkün olup da bir kısmının bedeli amme alacağını karşılamaya yettiği takdirde, borçlu yazı ile istemedikçe artan kısım satılmaz. Gerekirse tapu dairesine satılacak kısım tefrik ettirilir.
İhale kararının bir örneği borçluya veya vekil veya mümessiline ve gayrimenkulün tapu sicilinde hakkı kayıtlı bulunanlardan adresi belli olanlara tebliğ olunur.” denilmektedir.
95. maddede ise; “Artırmada yukardaki maddede yazılı miktar elde edilmemiş ise, en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartiyle artırma 7 gün daha uzatılır. 7 nci günü aynı saatte gayrimenkul en çok artırana ihale edilir. Evvelce yapılan ilanda bu hususlar belirtilir. Şu kadar ki, ruçhanlı alacaklı bulunduğu takdirde ihale bedelinin ruçhanlı alacakla birlikte masrafları da aşması şarttır, aşmazsa satış yapılmaz.” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda, Belediyeye ait olan 191 ve 203 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde hem davalı Kurum hem de Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından konulan hacizler bulunmaktadır ve her ikisi de Kamu Kurumudur.
Bu nedenle, her iki Kurum tarafından uygulanan haciz işlemlerinin öncelik durumu 6183 sayılı Yasanın 69. maddesi gereğince değerlendirilmeden ve aynı Yasanın 94. ve 95. maddeleri gereğince yapılacak satıştan elde edilebilecek miktarın Kurumun alacağını karşılayıp karşılamayacağı göz önünde bulundurulmadan sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızınvyazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.