YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/12497
KARAR NO : 2014/3893
KARAR TARİHİ : 04.03.2014
MAHKEMESİ : Tokat 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 14/05/2013
NUMARASI : 2012/375-2013/201
Davacı, 31/08/2006-19/11/2012 tarihleri arasındaki Tarım Bağ-Kur sigortalılığının iptaline, borcun iptaline 01/10/2006 tarihinden itibaren Tarım sigortalılığının devamına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 31/08/2006-19/11/2012 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalılığının ve 16 126,22 TL prim borcunun iptali ile 01/10/2006 tarihinden itibaren 2925 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, davacının 31/08/2006-19/11/2012 tarihleri arasında zorunlu Tarım Bağ-Kur sigortalılığının iptaline, iptaline karar verilen 31/08/2006-19/11/2012 tarihleri arasında zorunlu Tarım Bağ-Kur sigortalılığına ilişkin çıkarılan 16 126,22 TL borcun iptaline ve davacının 01/10/2006-11/12/2012 tarihleri arasında 2925 sayılı Yasaya göre sigortalılığının geçerli olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 01/01/2003 tarihi itibariyle 2926 sayılı Yasa uyarınca Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, davacının Kuruma verdiği 31/08/2006 tarihli dilekçesiyle prim ödemede zorlandığı ve çiftçiliği bıraktığından sigortalılığının durdurulmasını talep ettiği, 31/08/2006 tarihli Kuruma intikal eden evraklarda davacının ziraat odası kaydı olmadığı bildirildiğinden,2926 sayılıı Yasa kapsamındaki sigortalılığına ilişkin terkin işlemi yapıldığı ancak davacının ziraat odası kaydının devam ettiğinin anlaşılması üzerine Kurumun 28/12/2012 tarihli işlemi ile terkin işleminin sonlandırıldığı, 01/10/2006 ila 2012/8. aylar arasında 2925 sayılı Yasa kapsamında prim ödediği, 01/10/2003 tarihinden itibaren devam eden ziraat odası kaydı bulunduğu anlaşılmaktadır.
Mülga 2926 sayılı Yasa’nın 2.maddesinin 1.fıkrasına göre ” Kanunla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan sosyal güvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın 3 üncü maddenin (b) bendinde tanımlanan tarımsal faaliyetlerde bulunanlar, bu Kanuna göre sigortalı sayılırlar.” Yasa’nın 3.maddesinin ( b ) bendine göre tarımsal faaliyette bulunanlar tabiri; kendi mülkünde, ortaklık veya kiralamak suretiyle başkalarının mülkünde, kamuya mahsus mahallerde ekim dikim, bakım, üretim, yetiştirme ve ıslah yollarıyla veya doğrudan doğruya tabiattan istifade etmek suretiyle bitki, orman, hayvan ve su ürünlerinin üretimini, avlanmasını, avcılar ve yetiştiriciler tarafından muhafazasını, taşınmasını sağlayanları veya bu ürünlerden sair bir şekilde faydalanmak suretiyle kendi adına ve hesabına faaliyette bulunanları ifade etmektedir.
Öte yandan 2926 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık zorunlu olup bu suretle sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçilemez ve kaçınılamaz. Yasa’nın 2.maddesine göre sigortalı sayılanların, sigortalı hak ve yükümlülüğünü ortadan kaldırmak amacıyla Kuruma sundukları dilekçe ve belgelere hukuki değer verilemez. Zorunlu sigortalılığın, isteğe bağlı sigortalılık ile çakışması durumunda asıl olanın zorunlu sigortalılık olduğu Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Somut olayda, ihtilaf konusu dönemde davacının tarımsal faaliyetine devam ettiği anlaşıldığından ve 2926 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık zorunlu sigortalılık olup, isteğe bağlı sigortalılık ile çakışması durumunda asıl olanın zorunlu sigortalılık olduğu göz önüne alınmadan talebin reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.