Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/12361 E. 2014/5149 K. 18.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/12361
KARAR NO : 2014/5149
KARAR TARİHİ : 18.03.2014

MAHKEMESİ : Kütahya İş Mahkemesi
TARİHİ : 02/05/2013
NUMARASI : 2013/76-2013/161

Davacı, 01/10/2008-18/01/2010 tarihleri arasında çakışan SSK.’lı çalışmaları hariç 4/1-b (4) bendi kapsamında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün,, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının 01/10/2008-18/01/2010 tarihleri arasında, Kurumca kabul edilen ve zorunlu sigortalılıkla çakışan süreler haricinde Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulü ile, davacının 01/10/2008-18/01/2010 tarihleri arasında davalı kurumun kabul ettiği süre haricinde ve zorunlu sigortalılık ile çakışan günler dışındaki günlerde 4/b-(4) alt bendi kapsamında tarım bağkur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Bozmaya uyulduğu halde, bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. 9.5.1960 gün ve 21/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bozma kararına uyan mahkeme artık bozma kararı gereğince işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır. Uyulmasına karar verilen bozma ilamında, uyuşmazlık konusu olan 01/10/2008-18/01/2010 tarihleri arasındaki dönem yönünden ziraat odası kaydına göre tarımsal faaliyeti devam eden davacının, yıllık tarımsal faaliyet gelirlerinden, bu faaliyete ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın aylık ortalamasının, bu Kanunda tanımlanan prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olup olmadığını (5510 s.Y geçici 16. maddesinde belirtilen oranlar dikkate alınarak) konusunda uzman bilirkişi marifetiyle tespit ettirilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtildiği halde, 5510 sayılı Yasa’nın geçici 16. maddesinde belirtilen oranların dikkate alınmadığı bilirkişi raporu hükme esas alınmak sureti ile sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Yasanın 6/ı maddesine göre, “yıllık tarımsal faaliyet gelirlerinden bu faaliyete ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın aylık ortalamasının, günlük prime esas kazanç alt sınırının otuz katından az olduğunu belgeleyenler”sigortalı sayılmazlar. 5510 sayılı Yasanın 9/b-5 maddesine göre, sigortalı olarak tescil edilenlerin sigortalılıkları, muafiyet kapsamına girdikleri tarihten itibaren sona erer.
Öte yandan 5510 sayılı Yasanın geçici 16. maddesine göre Yasanın 6/ı maddesinde yer alan “otuz” ibaresi, bu maddenin yürürlüğe girdiği yıl için (onbeş) olarak uygulanır takip eden her yıl için yüzde bir artırılır. Bu durumda, 5510 sayılı Yasanın 6/ı maddesindeki oran, 2008 yılı için (onbeş) olarak uygulanacak, takip eden her yıl için yüzde bir arttırılacaktır.
Yapılacak iş, uyuşmazlık konusu olan 01/10/2008-18/01/2010 tarihleri arasındaki dönem yönünden davacının nizalı dönemdeki tapulu veya tapusuz arazilerini, kiraladığı arazi bulunup bulunmadığını, hayvan varlığını, tarımsal alet ve edevatını belirleyerek ziraat mühendisi bilirkişi raporu ile yıllık net gelirlerini saptayarak, 5510 sayılı Yasa’nın 6/ı ve geçici 16. maddesi dikkate alınarak sonuca gitmekten ibarettir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 18/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.