Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/12355 E. 2014/2049 K. 11.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/12355
KARAR NO : 2014/2049
KARAR TARİHİ : 11.02.2014

MAHKEMESİ : Ordu İş Mahkemesi
TARİHİ : 16/04/2013
NUMARASI : 2012/479-2013/163

Davacı, 01/10/2008 tarihinden itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Davacı, 01.10.2008 tarihinden itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitini istemiştir.
Dairemizin 30.04.2012 tarih ve 2012/5241 esas, 2012/6901 karar sayılı bozma ilamı üzerine mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının 01.11.2008 – 01.04.2011 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, 01.04.2011 – 16.06.2011 tarihleri arasındaki döneme ilişkin istemin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının davalı Kurum tarafından 01.04.2011 tarihi itibari ile Tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiği, davacının teslim ettiği ürünlerden Ekim 2008 tarihinde prim kesintisi yapıldığı, bu tarihten sonra herhangi bir prim kesintisi ya da ürün teslimi yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurum’un prim alacaklarını, Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesine rağmen, sigorta tescilini re’sen yapmaması durumunda, Kurum’ca yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırı davranılması nedeni ile prim tevkifatı yapılan kişinin, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabul edilmesi gerektiği yönündedir.
İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.
Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasa’nın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün ispatı için; faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde de tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.
Somut olayda; uyuşmazlık konusu dönem içerisinde davacının teslim ettiği ürünlerden Ekim 2008 tarihinde yapılan prim kesintisinden başka kesinti veya ürün teslimi bulunmadığı anlaşılmakla; 01.11.2008 – 31.12.2008 tarihleri arasında davacının Tarım Bağ-Kur sigortalılığına ilişkin tespit ile 01.04.2011 – 16.06.2011 tarihleri arasındaki döneme ilişkin istemin hukuki yarar yokluğundan reddine dair hüküm doğru ise de 01.01.2009 – 01.04.2011 tarihleri arasında sigortalılık koşulları oluşmadığından bu dönemin de kabulüne karar verilmesi hatalıdır. Ayrıca; davacının 5510 sayılı Yasa’nın 4/1-a maddesi kapsamındaki çalışmalarının dışlanmasına dair hüküm kurulmaması da hatalı olmuştur.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.