Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/11938 E. 2014/27542 K. 18.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11938
KARAR NO : 2014/27542
KARAR TARİHİ : 18.12.2014

MAHKEMESİ : Kocaeli 5. İş Mahkemesi
TARİHİ : 21/05/2013
NUMARASI : 2011/533-2013/205

Davacı, Kurum tarafından fazla tahsil edilen gecikme faizinin iadesine, ilk yaşlılık aylığını hak ettiği tarihten itibaren belirlenecek birikmiş aylığının faiziyle tahsiline, alacaklara dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere ve özelllikle davacının kısmi yaşlılık aylığına hak kazanması için 50 yaşını ikmal etmesi gerektiğinden mahkemece aylık talebinin reddi yerinde olduğuna göre davacının tüm, davalı Kurumun ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Dava, davacıdan fazla alınan gecikme faizinden şimdilik 1.000,00 TL’nin davalı Kurumdan tahsili ve davacının ilk yaşlılık aylığını hak ettiği tarihten itibaren belirlenecek birikmiş aylık alacağından şimdilik 1.000,00 TL’nin davalı Kurumdan tahsili, alacaklara dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi istemine ilişkin olup davacı taraf 12.04.2013 tarihli dilekçe ile faiz alacağını 18.043,83 TL olarak ıslah etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacı tarafından gecikme zammı alacağı olarak fazla ödenen 18.043,83 TL’nin 1.000,00 TL’sine dava tarihi olan 13/12/2011 tarihinden itibaren, geriye kalan 17.043,83 TL’nin ıslah tarihi olan 12/04/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birikmiş maaş alacağı talebinin reddine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 13.07.1979-21.08.1979 tarihleri arasında 38 gün SSK zorunlu ve 01.10.1995-31.12.1996 tarihleri arasında 450 gün SSK isteğe bağlı sigortalılığı bulunmakta olup davacının Kuruma verdiği 28.07.1997 tarihli isteğe bağlı sigortalılığın sona erdirilmesine dair dilekçesindeki imzanın davacıya ait olmadığı Adli Tıp Kurumu raporu ile sabittir.
Davacı 10.03.2005 ve 11.03.2005 tarihlerinde iki ayrı dilekçe sunarak 01.01.1997 tarihinden itibaren isteğe bağlı prim borçlarını ödemek istediğini belirtmiş, Kurum ise geçici 85.madde ve 4958 sayılı Kanun’a göre talebi bulunmadığı gerekçesiyle kabul etmemiştir. Kurum Kocaeli İl Müdürlüğü ise 20.05.2005 tarihli yazı ile bu defa üç ay ard arda prim ödemediği, 4842 sayılı Kanun’a göre 01.05.2003 öncesi prim borçlarını 03.11.2003 tarihine kadar ödemediğinden ve 4958 sayılı Kanun’a göre 03.10.2003 tarihine kadar taksitlendirme talebinde bulunmadığından prim borcu bulunmadığını belirterek talebi kabul etmemiştir.
Davacının prim borçlarının ödenmesi isteminin reddine dair Kurum kararının iptali (10.03.2005 tarihli dilekçenin reddine dair 20.05.2005 gün ve 74539 sayılı Kurum işlemi) ve 01.01.1997 tarihinden itibaren isteğe bağlı sigortalı olduğunun tespi istemiyle açtığı dava sonucunda Kocaeli 2.İş Mahkemesince verilen 26.05.2009 gün ve 2008/207– 2009/284 E.K. Sayılı karar ile “davanın kabulü ile davalı Kurumun 20.5.2005 tarih ve 074539 sayılı kararının iptaline, davacının 01.01.1997-03.05.2006 tarihleri arası isteğe bağlı sigortalı olduğunun tespitine” karar verilmiş olup Yargıtay 10.Hukuk Dairesinin 15.02.2010 tarih ve 2009/9430 – 2010/1695 E.K. Sayılı kararı ile onanmıştır.
Davacı 27.03.2006 tarihinde sunduğu dilekçe ile 5458 sayılı Yasa’ya ilişkin yapılandırma talebinde bulunmuş, Kurum ise 05.04.2006 tarihli yanıtı ile 5458 sayılı Kanun uyarınca davacının ödeyeceği prim borcu bulunmadığı gerekçesiyle istemi reddetmiştir.
Davacının 02.09.1996 tarihine kadar düzenli, 18.04.2003 tarihinde ise toplu ödemesi bulunmaktadır. Davacı 21.09.2010 tarihinde 1997/1-2006/5.aylar için ihtirazi kayıtla ödeme yapmıştır.
Davacının 11.05.2009 tarihli yaşlılık aylığı istemi 50 yaşını dolduracağı 1.7.2009 tarihinden sonra başvurmak üzere reddedilmiş, 21.09.2010 tarihli talep üzerine 01.10.2010 tarihinden itibaren 3850 gün üzerinden yaşlılık aylığı bağlanmıştır.
Yukarıda yer alan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde;
a) Davacının Kuruma ilk ödeme talebi ilk kez 18.04.2003 tarihinde olmakla birlikte sigorta sicil dosyası içerisinde 4842 sayılı Kanun’dan yararlanmak istediğine dair herhangi bir dilekçe bulunmadığı gibi davacının bu tarihteki primi aşan bir prim ödeme isteği de bulunmadığından davacının bir sonraki ödeme isteği olan 10.03.2005 tarihinden itibaren prim borcu hesabı yerindedir. Bu tarihte bulunacak miktar ile davacının 21.09.2010 tarihinde bu dönem yönünden ödediği miktar arasındaki farkın dava tarihinden itibaren iadesi yönündeki mahkeme uygulaması yerindedir.
Ne var ki bilirkişi 01.01.1997 ile 10.03.2005 tarihleri arasındaki prim ve gecikme zammını 12.627,04 TL, 10.03.2005-27.03.2006 tarihleri arasındakini 2361,13 TL ve tamamını 14.988,17 TL olarak hesaplamış ve davacı tarafından 33.032,49 TL den mahsup ederek fazla ödenen 18.043,66 TL’nin iadesi yönünde görüş belirtmiş ise de davacının 01.01.1997-03.05.2006 tarihleri arası isteğe bağlı sigortalı olduğu dönem için prim aslı ve gecikme zammı olarak ödediği miktar toplam 28.804,00 TL olup bilirkişinin uyuşmazlığa konu olmayan 01.01.1997 öncesi dönem için ödenen primin de dahil olduğu 33.032,49 TL’ yi hesaba esas alması doğru değildir.
b) Bilirkişi 11.03.2005 tarihinden sonraki borçlar için 5458 sayılı yapılandırma yasasına göre hesap yapılması gerektiği görüşü ile davacının 27.03.2006 tarihli talebine istinaden 10.03.2005-27.03.2006 arasındaki dönem borcunu 2.361,13 TL olarak hesaplamıştır. Oysa ki 5458 Sayılı Yasa 04/03/2006 gün ve 26098 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak Kanun’un 17.maddesine göre yayımını takip eden ayın ilk günü olan 1/4/2006 günü yürürlüğe girmiş olup Kanun’un 1.maddesine göre 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 85 inci maddesine göre prim ödeyen isteğe bağlı sigortalıların 1/5/2003 tarihinden 31/3/2005 tarihine kadar isteğe bağlı sigortalılıklarının devam ettiği süre içerisindeki prim borçları yapılandırmaya tabidir.
Bilirkişinin yapılandırma kapsamında bulunmayan 01.04.2005-27.03.2006 tarihleri arasındaki dönemi de dahil ederek 10.03.2005-27.03.2006 tarihleri arasındaki dönem yönünden 5458 sayılı Kanun’a göre hesap yapması doğru değlidir.
Yapılacak iş, bilirkişiden 01.01.1997-10.03.2005 tarihleri arasındaki dönem yönünden şimdiki gibi, 11.03.2005-31.03.2005 tarihleri arasındaki dönem yönünden 5458 sayılı Kanun’a göre, 01.04.2005- 27.03.2006 arasındaki dönem yönünden ise yapılandırma yasası dikkate alınmadan borç hesabı yapılmasına dair ek rapor alınarak bu miktarların toplamı ile 21.09.2010 tarihinde ödenen miktar arasındaki farkın hüküm altına alınmasından ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın hatalı bilirkişi raporuna istinaden karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, fazla alınan temyiz harcının temyiz eden taraflardan davacıya iadesine, 18/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.