Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/11431 E. 2014/13197 K. 09.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11431
KARAR NO : 2014/13197
KARAR TARİHİ : 09.06.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 8. İş Mahkemesi
TARİHİ : 18/04/2013
NUMARASI : 2011/610-2013/353

Davacı, 1999 yılından itibaren ödenmesi gereken emeklilik aylığının ödeme tarihlerindeki değer üzerinden ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

KARAR

Dava, davacının süresinde ödenmeyen aylıkları ve eksik olan hizmet süresinin tamamlattırılması için fazladan tahsil olunan 15/03/2006-16/09/2009 tarihleri arası yatırılan sigorta primleri nedeniyle faiz alacağı istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; “58.250,59 TL faiz alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının ödenen primlerin faizine ilişkin talebinin reddine” ilişkin karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı E.. İ.. tarafından 20/05/2011 tarihinde işbu davanın açıldığı, yargılama esnasında davacının 01/05/2012 tarihinde vefat ettiği ve hak sahibi olarak eşi A. İ. 01/06/2012 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlandığı ve Mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Yargılama süresince tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip bulunmaları gereği usul hukukunun temel ilkelerindendir ve dava şartıdır (HMK m.114/1-d). Yargılama sırasında taraflardan birinin ölmesi halinde, ölen tarafın ehliyeti sona ereceğinden, ölen kişinin veya kural olarak vekilinin davaya devam etmesi mümkün olmayıp, sadece bu kişinin mirasçıları tarafından (dava konusunun ölenin malvarlığına ilişkin olması ve dava sonunda verilecek hükmün olumlu veya olumsuz bir şekilde mirasçıların haklarını etkilemesi durumunda) davaya devam edilebilir. Bu halde, ölen tarafın mirasını reddetmeyen mirasçılarının, davayı mecburî dava arkadaşı olarak hep birlikte takip etmeleri gerekir.
6100 sayılı HMK.’nun 55. maddesi uyarınca taraflardan birinin ölümü halinde mirasçılar mirası kabul veya reddetmemiş ise bu hususta kanunla belirlenen süreler geçinceye kadar dava ertelenir. Bununla beraber hakim, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, talep üzerine davayı takip için kayyım atanmasına karar verebilir. Bu hüküm mirasçıların mal varlığını etkileyen davalarda dikkate alınmalıdır. Zira mirasçılara intikal etmeyen, tarafın ölümü ile konusuz kalan davalarda gerek bulunmamaktadır.
Yapılacak iş; Mahkemece E.. İ..’in mirasçılarına usulüne uygun olarak tebligat yapmak, mirası reddetmeyen mirasçıların mecburi dava arkadaşı olarak davada yer almalarını sağlamak ve mirasçılar davayı birlikte takip etmekten kaçınırlarsa miras şirketine kayyım tayin ettirmek, taraf sıfatı şartı sağlandıktan sonra yargılamaya devam ederek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 09/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.