Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2013/11072 E. 2014/14307 K. 19.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11072
KARAR NO : 2014/14307
KARAR TARİHİ : 19.06.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 06/03/2013
NUMARASI : 2009/895-2013/130

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının, yaşlılık aylığına hak kazandığına, biriken aylıkların faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R

Dava, davacının ilk işe giriş tarihinin 01.02.1985 olduğunun tespiti ve 19.11.2008 tarihli aylık müracaatı sebebiyle 01.12.2008 tarihinden itibaren hak ettiği aylıklardan şimdilik 1.500TL’sinin ay be ay faizi ile birlikte davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının davasının kabulü ile davacının 01.02.1985 tarihinde davalı iş yerinde(Y. K.) çalıştığının tespitine, davacının 01.12.2008 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine,aylıkların ay be ay ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitine,yaşlılık aylığından toplam 1500TL’nin ay be ay işleyecek faizi ile birlikte davalı SGK’dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 09/04/1985 varide tarihli işe giriş bildirgesi ile davacının 01/02/1985 tarihinde 392438 sicil numaralı ve Yıldırım Konfeksiyon ünvanlı işyerinde çalışmaya başladığının Kuruma bildirildiği, ancak davacı adına davalı işyerinden hiç prim ödemesi yapılmadığı, davalı Z.. Y..’a ait 392438 sicil numaralı işyerinin 01/02/1984 tarihinde kanun kapsamına alındığı ve 07/01/1988 tarihinde kanun kapsamından çıkartıldığı, davalı işverene ait 392438 sicil numaralı işyerinin 1985-1986 yıllarına ait dönem bordrolarının ibraz edilmediğinin bildirildiği, ücret bordrolarının olmadığı, tanık beyanlarının alındığı, davacının 19/11/2008 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu, Kurum tarafından verilen 19/01/2009 tarihli cevapta ilk girişinin 01/02/1985 olmasına rağmen prim yatırılmadığından ilk girişinin 1994 yılı kabul edildiği ve 20 yılı doldurmadığından dosyasının işlemden kaldırıldığının bildirildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacı tanıkları davacı ile birlikte davalı işyerinde çalıştıklarını bildirmiş iseler de bu tanıkların farklı işyerlerinden bildirimleri bulunmaktadır. Ayrıca davalı işverenin kızı olduğu anlaşılan tanık F.. V..’ın davacı, davacı tanığı Ş.. H.. ve kardeşlerinin davalı işyerinde çalıştığını bildirmiş olmasına göre davalı
işyerinin kapasitesi, kaç kişinin çalıştığı ve tanığın belirttiği sayıda kişinin işyerinde çalışmasının mümkün olup olmadığı belirlenmeden ve komşu işyeri tanıkları dinlenmeden, davalı işyerinde davacı ile birlikte çalışıp çalışmadığı tespit edilemeyen davacı tanıklarının beyanlarına dayanılarak eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi doğru olmamıştır.
Yapılacak iş, Sosyal Güvenlik Kurumu marifetiyle davalı işyerine komşu işyerlerini tespit edip bu işyerlerinin uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı çalışanları, yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, davalı işyerinin kapasitesini ve kaç kişinin çalıştığını tespit etmek, tanıkların belirttiği kadar çalışan olup olmadığını belirlemek ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra davacının çalışmasının sürekli çalışma olduğu anlaşılırsa sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Kabule göre de; 01/02/1985 tarihinin davacının sigortalılık başlangıcı olarak kabul edilmesi halinde 18 yaşın altında olması sebebiyle 18 yaşını doldurduğu tarihe göre yaşlılık aylığı koşullarının belirlenmesi gerekeceğinden tahsis talep tarihinde yaşlılık aylığı koşullarının oluşmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.