YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10219
KARAR NO : 2013/15904
KARAR TARİHİ : 16.09.2013
Davacı, … vekili Avukat … … ile davalı, … vekili Avukat … aralarındaki tazminat davası hakkında Konya 2. İş Mahkemesinden verilen 08/03/2012 gün ve 82/161 sayılı kararın Bozulmasına ilişkin Dairemizin 30/01/2013 gün ve 10750/1524 sayılı ilamına karşı davacı tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
K A R A R
A) İş Mahkemeleri Kanununun 8/3. maddesi gereğince İş Mahkemelerinden verilen kararlara ve buna bağlı Yargıtay ilamına karşı karar düzeltme yolu kapalıdır. Ancak; Yargıtay onama ya da bozma kararlarında açıkça maddi hatanın bulunduğu hallerde, dosyanın yeniden incelenmesi mümkündür. Zira maddi yanılgıya dayalı olarak verilmiş onama yada bozma kararları ile, hatalı biçimde hak sahibi olmak, evrensel hukukun temel ilkelerine ters düştüğünden karşı taraf yararına sonuç doğurmamalıdır. Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşleri de bu doğrultudadır.
Bu açıklamalardan olarak;Dairemizin 30.01.2013 tarih 2012/10750E.-2013/1524K. Sayılı kararında özetle ıslahen istenen 20.000,00TL manevi tazminata hükmedilmesinin HMK’nın 26.maddesinde belirtilen talebin aşılması olduğu gerekcesi ile 08.03.2012 tarihli Mahkeme hükmü bozulmuş ise de Dairemizce zühulen bu neticeye varıldığı,dava dilekcesinin yeniden incelenmesi ile davacının talepleri arasında ayrıca 100.000,00TL’de manevi tazminat isteminin bulunduğu ve bu 100.000,00TL’lik isteme dair harcın da ödendiği anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca, davacı vekilinin maddi hata talebi kabul edilerek Dairemizin 30.01.2013 tarih 2012/10750E.-2013/1524K. Sayılı Bozma kararı kaldırılması gerekmiştir.
B) 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere ve temyiz nedenlerine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, 23.02.2009 tarihinde geçirdiği iş kazasında yaralanan sigortalının 21.082,23TL maddi, 100.000,00TL manevi zararlarının giderilmesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece, davacı için 21.082,23TL maddi tazminat ile 20.000,00TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile sigortalı yakınlarına verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları,tarafların sosyal ve ekonomik durumları,paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu,olayın ağırlığı, sigortalının yaşı,sigortalıda oluşan maluliyetin oranı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması gerekir.Hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de söz götürmez ve yine 22.06.1966 gün 1966/7-7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de açıklandığı üzere zarar görenin müterafik kusurunun varlığı halinde bu durumun manevi tazminatın takdirinde göz önünde bulundurulacaktır.
Bu açıklamalardan olarak somut olayda, davacı sigortalı … lehine hükmedilen 20.000,00TL manevi tazminatın fazla miktarlı olduğu ortadadır.
O halde, temyiz eden davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin maddi hata talebinin kabulüyle Dairemizin 30.01.2013 tarih 2012/10750E.-2013/1524K.Sayılı kararının kaldırılmasına,
2- Davacı yararına daha uygun miktarda tazminata karar verilmesi için 09.04.2012 tarih,2009/82E.-2012/161K.Sayılı hükmün BOZULMASINA, karar düzeltme harcının istek halinde davacıya iadesine, 16/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.