YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10135
KARAR NO : 2014/13277
KARAR TARİHİ : 10.06.2014
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 15. İş Mahkemesi
TARİHİ : 19/03/2013
NUMARASI : 2013/450-2013/94
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi …. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının davalıya ait işyerinde 30/07/2001-02/11/2009 tarihleri arasında geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının hükümde yazılı şekilde kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının davalıya ait 340506 sicil sayılı işyerinde 30/07/2001 tarihi ila 02/11/2009 tarihleri arasında giriş çıkışlarla bir kısım çalışmasının bildirildiği, 05/12/2001-22/04/2002 ve 27/08/2003-01/06/2004 tarihleri arasında S. Makine A.Ş taşeronu olan davalı işverene ait 3952492 sicil sayılı işyerinde geçen bir kısım çalışmasının ve 25/02/2002-03/08/2003 tarihleri arasında 1059530 sicil sayılı işyerinde geçen bir kısım çalışmasının davalı Kuruma bildirildiği, 13/03/2007 ve 26/06/2008 tarihli belirsiz süreli iş sözleşmelerinin, Darıca Farabi Hastanesi’nin davacının 20/01/2009- 25/01/2009 tarihleri arasında istirahatlı olduğuna ilişkin iş göremezlik belgesinin bulunduğu, davalı işveren tarafından bir kısım ücret bordrolarının sunulduğu, bu bordrolardan bazılarının imzalı, bazılarının ise imzasız olduğu, ihtilaf konusu dönemin tamamında çalışması bulunan bordro tanıklarının dinlenmediği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Somut olayda; davacının, davalı işyerindeki bir kısım çalışmaları aylık bordrolara dayanılarak Kuruma kısmi olarak bildirilmiş ve bildirime uygun olarak da primleri ödenmiştir. İmzalı bordrolar davacı çalışmalarının işyerinde otuz günün altında geçtiğinin karinesidir. Karinenin tersinin ise, eşdeğerdeki belgelerle kanıtlanması gerektiği söz götürmez. Başka bir anlatımla, yazılı belgelerin varlığı halinde tanık sözlerine itibar edilemez. Dairemizin, giderek Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşleri de bu doğrultudadır. Davalı işveren tarafından ihtilaflı döneme ilişkin bir kısım ücret bordroları ibraz edilmiştir. Bu bordroların çoğunluğunun imzalı olduğu görülmüştür. Davalı tarafından imzalı ücret bordrosu ibraz edilen, ancak davacı tarafından aksi yazılı delil sunulamayan süreler yönünden ret kararı vermek gerekmektedir.
Yapılacak iş; öncelikle dava konusu yapılan çalışma döneminin tamamında, imzalı ücret bordrosu olan dönemlerde imzalı ücret bordrosu kadar, ancak imzalı ücret bordrosu olmayan veya olup da itiraz edilen ve imzaların davacıya ait olmadığı anlaşılan dönemlerde ise tanık ve başkaca deliller ile davacının çalışmasının tespitine karar verilebileceğini göz önünde bulundurarak; davalı işverenden ücret bordrolarının tamamının sunulmasını istemek, dönem bordrolarında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bilgilerine başvurmak, zabıta marifetiyle tespit edilecek, işyerine o tarihte komşu olan, kayıtlı iş yeri sahiplerini ve adreslerini açık ve net olarak belirleyip, Belediyeden ve Vergi Dairesinden bu iş yerlerinin kayıtlarını getirip komşu ve yakınlıklarını tespit etmek, sonrasında bu işyerlerinde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanlarının kayıtları Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan getirtilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, çalışma olgusu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Yasanın 2, 6, 9 ve 79/8. maddeleri gereğince ortaya koyulduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.