Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2012/433 E. 2012/739 K. 30.01.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/433
KARAR NO : 2012/739
KARAR TARİHİ : 30.01.2012

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, ilk kesinti tarihini takip eden aybaşından itibaren Tarım … sigortalısı olduğunun tespitine, 6111 sayılı Kanun’dan yararlandırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddine,
2-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
Davacı, 2926 Sayılı Yasaya göre Tarım … sigortalısı olduğunun tespitini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, davacının 01/09/1995-22/04/2011 tarihleri arasında Tarım … sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79. maddesine koşut geçmiş Tarım … hizmetlerinin tespitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan yasanın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından Tarım … sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır. Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan, resen tescil başlığını taşıyan 9. maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren üç ay içinde Kuruma kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurumca resen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36. maddesi kapsamında Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2. madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Sosyal Güvenlik Kurumu’na ödenmesi halinde kayıt ve tescil için Kuruma başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı resen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği resen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. Ayrıca, 2926 sayılı Yasa’nın 10. maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde valilik, kaymakamlık, özel idare, belediye, muhtarlık ve nüfus idareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan Pancar Ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile birliği, Türkiye Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının Tarım … sigortalısı olarak tescil kaydının 22/04/2011 tarihinden itibaren bulunduğu, üzerine kayıtlı zirai arazisinin bulunduğu, 22/04/2011 tarihinden itibaren ziraat odası kaydının bulunduğu, kooperatif kaydının bulunmadığı, davacının sattığı ürün bedelinden 1995,1998,2000 yıllarında prim kesintisinin yapıldığı, bunun dışındaki sürelerde ürün bedelinden prim kesintisi yapıldığına ilişkin dosyada belge bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, prim kesintisinin bulunduğu 01/09/1995-31/12/1995 01/09/1998-31/12/2000 tarihleri arasında verilen tespit kararı yerinde ise de; 01/01/1996-31/08/1998 01/012001-22/04/2011 tarihleri arasında prim kesintisinin, iradi prim ödemesinin bulunmadığı, 2926 sayılı Yasa’nın 10. maddesinde belirtilen kayıtların olmadığı ve tarımsal faaliyet bu madde kapsamında kanıtlanamadığı halde bu tarihler arasında da Tarım … sigortalısı kabul edilmesi usul ve yasaya uygun değildir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin davacının 01/01/1996-31/08/1998 01/01/2001-22/04/2011 tarihleri arasında da Tarım … sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine 30/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.