Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2012/2473 E. 2013/10834 K. 27.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/2473
KARAR NO : 2013/10834
KARAR TARİHİ : 27.05.2013

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 10/06/1992-08/07/2009 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 10/06/1992-08/07/2009 tarihleri arasında davalı işyerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacının 10/06/1992-08/07/2009 tarihleri arası Kuruma bildirilen süreler dışlanmak suretiyle davalı nezdinde kesintisiz çalıştığının tespitine karar verilmiştir
Mahkemece, duruşmanın 29/12/2011 günlü oturumunda tefhim edilen hüküm sonucu, gerekçeli kararın hüküm sonucu kısmında aynen tekrarlanmış ise de, hüküm sonucu ile gerekçe bölümünün birbiriyle çeliştiği görülmektedir.
Somut olayda, mahkemece, duruşmanın 29/12/2011 günlü oturumunda tefhim edilen hüküm sonucu ile davanın kısmen kabulüne, davacının 10/06/1992-08/07/2009 tarihleri arası Kuruma bildirilen süreler dışlanmak suretiyle davalı nezdinde kesintisiz çalıştığının tespitine karar verilmiştir. Bu husus gerekçeli kararın hüküm sonucu kısmında aynen tekrarlanmış ise de; gerekçeli kararın gerekçe bölümünde davacının çalışmasının kesintisiz olmadığı, bilakis mevsimlik çalışma olduğu belirtilmiştir. Öte yandan kısmen kabul kararı verildiği halde kararda, reddedilen talep yada talepler belirtilmemiştir.
6100 sayılı HMK’nın 297 ve 298.maddelerine göre yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar; kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak; kısaca, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir.
Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
Hakimin son oturumda tutanağa yazdırıp tefhim ettiği karar (hüküm sonucu), esas karar olup, sonradan yazılan gerekçeli kararın hüküm sonucu ve gerekçe bölümünün bu karara aykırı olmaması gerekir. Oysa zaptın 29/12/2011 günlü oturumda tefhim edilen hüküm sonucu ile gerekçeli kararın gerekçe bölümünün aykırı olduğu duruşma tutanağı ve gerekçeli kararın incelenmesinden açıkca anlaşılmaktadır. Bu aykırılığın giderilmesi suretiyle gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gereği açıktır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazların kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itiraz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde … Pet. İnş. San. Tic. AŞ.’ye iadesine, 27/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.