Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2012/23821 E. 2014/177 K. 13.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/23821
KARAR NO : 2014/177
KARAR TARİHİ : 13.01.2014

MAHKEMESİ : Gaziantep 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 22/11/2012
NUMARASI : 2011/504-2012/488

Davacı, davalı Kuruma yapmış olduğu doğum borçlanmasının iptaliyle, ödenen miktarın ödeme tarihinden itibaren faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ……tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının davalı Kurum’a yapmış olduğu doğum borçlanması işleminin iptali ile ödenen miktarın ödeme tarihinden itibaren faiziyle tahsili istemine ilişkindir.
Mahkeme tarafından davanın kabulü ile 6.600,00 TL alacağın 30/09/2010 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı tarafından toplam 814 gün doğum borçlanması bedeli (5.855,42 TL ve 750 TL)’nin 30/09/2010 tarihinde Kurum’un hesabına yatırıldığı, davacının doğum borçlanması (814gün) ve 2002 yılı içerisinde isteğe bağlı sigortalılık (60 gün) süreleri dahil toplam 3897 gün SSK’lı hizmet süresinin; 24/05/1991- 11/07/1995 tarihleri arasında ise 1479 sayılı Yasa’ya tabi olarak 1487 gün Bağ-Kur hizmet süresinin bulunduğu, Bağ-Kur hizmet sürelerine ilişkin toplam 1487 güne karşılık gelen prim borcunu ödemesi neticesinde 07/04/2011 tarihli tahsis talebine göre 01/05/2011 tarihinden itibaren SSK’dan tam yaşlılık aylığı almaya hak kazandığı, 13/01/2011 tarihli dilekçesi ile doğum borçlanmasının iadesi ya da prim borcundan mahsubu talebinde bulunduğu, Kurum tarafından 22/04/2011 tarih ve 777195 sayılı yazı ile “doğum borçlanmasının geçerli bir borçlanma olduğu ve 5510 sayılı Yasa’nın 31. maddesi birinci fıkrasında yer alan toptan ödeme şartlarının gerçekleşmesi halinde borçlanmanın iadesinin mümkün olabileceği, herhangi bir mahsup ya da iade işleminin yapılamayacağı”nın davacıya bildirildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda doğum borçlanma süresi yaşlılık aylığının belirlenmesinde sigortalılık süresine dahil edilmiş ve davacıya tam yaşlılık aylığı bağlanmıştır. Gerek 506 sayılı Yasa gerek 5510 sayılı Yasa’da yaşlılık aylığı ve toptan ödeme müesseseleri ayrı ayrı düzenlenmiş olup mevzuatta doğum borçlanmasının iadesine ilişkin hüküm yer almamaktadır.
Hem yaşlılık aylığının bağlanması hem de sigorta primlerinin geriye dönük olarak ödenmesi mümkün değil iken mahkemece davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi bozma nedenidir.
O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13/01/2014 günlü oturumda oybirliği ile karar verildi