Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2012/14315 E. 2013/3642 K. 04.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/14315
KARAR NO : 2013/3642
KARAR TARİHİ : 04.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacılar ve davalılardan … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Davalı … Yüksek Teknoloji Ürünleri A.Ş vekili temyizi yönünden; 14.03.2012 tarihli hüküm, İş Mahkemesinden verilmiştir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 8.maddesi hükmüne göre ise İş Mahkemelerinden verilmiş bulunan nihai kararların 8 gün içinde temyiz olunması gerekir. Gerekçeli kararın sonradan tebliğ edilmiş olması bu 8 günlük süreyi yeniden başlatmaz.
Somut olayda hüküm 11.04.2012 tarihinde temyiz eden davalı … Yüksek Teknoloji Ürünleri A.Ş vekiline tebliğ edilmiş, temyiz ise 25.04.2012 tarihinde vukubulmuştur. Şu duruma göre davada 8 günlük temyiz süresi fazlası ile geçmiştir.
O halde, 1.6.1990 Tarih ve 1989/3 E. 1990/4 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı da gözönünde tutularak davalı … Yüksek Teknoloji Ürünleri A.Ş vekilinin temyiz dilekçesinin süre aşımı yönünden reddi cihetine gitmek gerekmiştir.
2-Dava,19.06.2010 tarihinde meydana gelen zararlandırıcı olayda vefat eden sigortalının haksahiplerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece,Kurumca neticelendirilmiş bir iş kazası tahkikatı olmadan manevi tazminat istemlerinin kabulüne karar verilmişse de eksik araştırma ile sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
Dava, maddi tazminat istemi bakımından nitelikçe Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından karşılanmayan zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Bu yönüyle maddi tazminat isteminin bulunduğu uyuşmazlıklarda, öncelikle zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası niteliğinde olup olmadığının ve giderek haksahiplerine Kurum tarafından bağlanan ilk peşin sermaye değerinin rücuya konu kısmının,hiçbir kuşku ve duraksamaya yer yermeksizin araştırılıp saptanması gerektiği söz götürmez. Manevi tazminat davaları bakımından ise Kurumun yapacağı iş kazası tahkikatı davanın iş mahkemelerinde görülüp görülmeyeceği noktasında önem arzeder.
Somut olayda maddi tazminat isteminden feragat edilse de yukarıda açıklanan nedenle mahkemenin görevine dair neticesi de bulunduğundan dolayı manevi tazminat davası bakımından da Kurumun iş kazası tahkikatı neticesi önemli olup bu hususta başlatılan Kurum işleminin neticesinin beklenilmeden karar verilmesi doğru değildir.
Mahkemece yapılması gereken, iş kazası iddiasına dayanan manevi tazminat davalarında mahkemenin görevine yönelik neticesi de bulunduğundan dolayı olayın iş kazası olup olmadığının tespiti bakımından Kurum tarafından başlatıldığı anlaşılan iş kazası tahkikatının neticesini beklemek,olayın Kurumca iş kazası kabul edilmemesi durumunda Kurum aleyhine iş kazası tespit davası açması için davacıya önel verilmek ve verilen önelin sonucuna göre tüm delilleri bir arada değerlendirerek karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, prosedüre uygun biçimde olayın iş kazası sonucu meydana geldiği hususu açıklığa kavuşturulmadan … şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacılar vekilinin bu yönleri de amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,bozma nedenine göre sair itirazların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacılar ile davalılardan …’ye iadesine 04.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.