Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2012/12336 E. 2013/18367 K. 10.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/12336
KARAR NO : 2013/18367
KARAR TARİHİ : 10.10.2013

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVALILAR :

Davacı, iş kazası geçiren davalı …’ün maluliyet oranının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, iş kazası geçiren davalı …’ün maluliyet oranının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, davacı şirket işçisi …’ün 15/10/2001 tarihli iş kazası sonrası % 9,2 oranında maluliyete uğradığının tespitine karar verilmiştir.
Karar davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, Sigorta Teftiş Kurulu Başkanlığının 23/03/2004 tarihli Soruşturma Raporunda davalı …’ün davacı şirkete ait işyerinde çalışırken 15/10/2001 tarihinde geçirdiği kazanın 506 sayılı yasanın 11. maddesi gereğince iş kazası olduğunun bildirildiği, davalı …’e davacı işyerinde çalışırken 15/10/2001 tarihinde geçirdiği kaza dolayısıyla % 10,30 maluliyeti nedeniyle 22/07/2002 tarihi itibariyle sürekli iş göremezlik aylığı bağlandığı, Yüksek Sağlık Kurulunun 16/04/2010 tarihli Raporunda davalının maluliyet oranının E cetveline göre % 14 olduğunun, başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığının, kontrol muayenesi gerekmediğinin bildirildiği, Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu 31/01/2011 tarihli Raporunda davalının maluliyet oranının E cetveline göre % 9,2 olduğunun, maluliyet oranının sürekli olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır.
Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa’nın 95. maddesidir. Anılan maddeye göre, “Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici iş göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil edecek sağlık kurulu raporlarının usul ve esaslarını, bu raporları vermeye yetkili sağlık hizmeti sunucularının sahip olması gereken kriterleri belirlemeye, usulüne uygun olmayan sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeleri düzenleyen sağlık hizmet sunucusuna iade edecek belirlenen bilgileri içerecek şekilde yeniden düzenlenmesini istemeye Kurum yetkilidir.
Usulüne uygun sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeler ile gerekli diğer belgelerin incelenmesiyle; yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, vazife malullük derecesini, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu tespit edilen meslekte kazanma gücünün kaybına veya meslekte kazanma gücünün kaybı derecelerine ilişkin usulüne uygun düzenlenmiş sağlık kurulu raporları ve diğer belgelere istinaden Kurumca verilen karara ilgililerin itirazı halinde, durum Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Sağlık Bakanlığı ile Kurumun birlikte çıkaracağı yönetmelikle düzenlenir.”
Bu yasal düzenleme gereğince düzenlenen Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 55. maddesine göre sigortalının malullük durumunun Kurumca yetkilendirilen Sağlık sunucularının sağlık kurulunca usulüne uygun düzenlenecek raporların Kurum Sağlık Kurulunca incelenmesi sonucu Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinde belirlenen usul ve esaslara göre tespit edileceği, anılan yönetmeliğin 5. maddesinde sigortalı ve hak sahiplerinin çalışma gücü oranlarının a) Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma hastaneleri, b) Devlet Üniversitesi, c) Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı asker hastaneleri, ç) sigortalıların ikamet ettikleri illerde (a), (b), (c) bentlerinde belirtilen hastanelerin bulunmaması durumunda Sağlık Bakanlığı tam teşekküllü hastanelerin yetkili olduğu, bildirilmiş, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 56. maddesinde ise Kurum Sağlık Kurulunca verilen karara karşı yapılan itirazların Yüksek Sağlık Kurulunca inceleneceği bildirilmiştir.
Kural olarak Yüksek Sağlık Kurulunca verilen karar Sosyal Güvenlik Kurumunu bağlayıcı nitelikte ise de diğer ilgililer yönünden bir bağlayıcılığı olmadığından Yüksek Sağlık Kurulu Kararına itiraz edilmesi halinde inceleme Adli Tıp Kurumu giderek Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu aracılığıyla yaptırılmalıdır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 28.06.1976 günlü, 1976/6-4 sayılı Kararı da bu yöndedir.
Somut olayda; Yüksek Sağlık Kurulundan alınan 16/04/2010 tarihli raporda davalının maluliyet oranının E cetveline göre % 14 olduğu, başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, kontrol muayenesi gerekmediği bildirilmiş, bu rapora yapılan itiraz sonrasında Adli Tıp Kurulu 3. İhtisas dairesinin 31/01/2011 tarihli raporunda davalının maluliyet oranının E cetveline göre % 9,2 olduğu, maluliyet oranının sürekli olduğu bildirilmiştir. Bu durumda Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu Raporu ile Adli Tıp Kurulu 3. İhtisas dairesinin raporu arasında çelişki bulunmaktadır. Bu çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan rapor alınması gerekmektedir.
Bu nedenle, Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu Raporu ile Adli Tıp Kurulu 3. İhtisas dairesinin Raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumu Genel Kurulundan rapor alındıktan sonra bunun sonucuna göre karar verilmesi gerekirken mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10/10/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.