Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2012/11392 E. 2013/18779 K. 21.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/11392
KARAR NO : 2013/18779
KARAR TARİHİ : 21.10.2013

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, 05/07/2005-28/02/2011 tarihleri arasındaki … sigortalılığının ve buna bağlı olarak tahakkuk ettirilen prim borcunun iptaline, bu tarihler arasındaki … sigortalılığının geçerli olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R
Dava; davacının 5.7.2005 -28.1.2011 yılları arasında Kurumca resen yapılan … sigortalılığının ve tahakkuk ettirilen prim borcunun iptali ile bu dönemde … kapsamında sigoralı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile; davacının 5.7.2005-28.2.2011 tarihleri arasında … kapsamında sigortalı olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 19.6.1996 tarihinden itibaren devam eden vergi kaydının bulunduğu, Kurumun bu nedenle davacıyı 19.6.1996 tarihinden itibaren 1479 sayılı Yasa kapsamında … sigortalı olarak kabul ettiği, davacının vergi kayıt sürelerinde tereddüt oluşması nedeniyle kurumun vergi dairesi ile yaptığı yazışma neticesi vergi dairesinin 28.6.2011 tarihli yazısı ile davacının kara yolu ile şehirlerarası yük taşımacılığı faaliyeti nedeniyle 10.6.1996 tarihinden itibaren vergi kaydının devam ettiğinin kuruma bildirildiği, 5.7.2005 tarihinden itibaren kesintili şekilde 506 sayıl Yasa’ya tabi sigortalı çalışmasının olduğu, vergi kaydının devam ediyor olması nedeniyle davalı Kurum tarafından 5.7.2005-28.2.2011 tarihleri arasındaki 4/a sigortalılığının iptal edildiği, bu dönemde 4/b sigortalı kabul edilip prim borcu tahakkuk ettirildiği, vergi dairesinin mahkemeye gönderdiği yazılarda ise davacının ticari faaliyetinde kullanmış olduğu … plakalı kamyonunu 27.6.2005 tarihinde Çorum 2. Noterliğince düzenlenen … yevmiye nolu taşıt kira sözleşmesi ile …’e kiraya verdiğinden 27.6.2005 tarihinden itibaren “Kara Taşımacılığında Kullanılan Diğer Araçların Kiralanması” meslek koduyla ticari kazançtan vergilendirmesine devam olunduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık, 506 sayılı Kanun ile 1479 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığın çakışması halinde hangisine öncelik verileceği noktasında toplanmaktadır.
Mahkemece hükme dayanak olarak gösterilen 5510 sayılı Yasanın 53. maddesinin, aynı Yasanın geçici 33. maddesine göre, Yasanın yürürlüğe girdiği 1.3.2011 tarihinden önceki uyuşmazlığa uygulanması mümkün değildir. O halde uyuşmazlık 1479 ve 506 sayılı Kanunlar uyarınca çözümlenmelidir.
“Çakışan sigortalılık sorununu” gerek 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve gerekse 1479 sayılı … Kanunu birbirlerine paralel düzenlemeler ile bir sigortalının aynı anda birden fazla sosyal güvenlik kurumuna tabi olmasını yasaklayıp sigortalının önceden başlayıp devam edegelen sigortalılığına geçerlik tanıyarak çözüme ulaştırmaya çalışmışlardır. Yasal sistemimize göre bir kimsenin Sosyal Sigortalar Kurumu kapsamına girebilmesi için hizmet akdine tabi bir işte çalışması yanında başka bir sosyal güvenlik kurumu kapsamında bulunmaması gerekir. 506 sayılı Yasanın 3. maddesinin I. ( F ) bendinde “Kanunla kurulu emekli sandıklarına aidat ödemekte olanların” ( K ) bendinde ise, “Herhangi bir işverene hizmet akdiyle bağlı olmaksızın kendi nam ve hesabına çalışanların” sigortalı sayılmayacağı” belirtilmiştir. Aynı şekilde 1479 Sayılı … Kanunu’nun 24. maddesinin I. ve II. Fıkralarında da bir kimsenin … kapsamına girebilmesi için kendi adına bağımsız çalışıp kazanç sağlaması yanında. başkaca sosyal güvenlik kurumu kapsamında bulunmaması koşulu getirilmiştir. Bütün bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere, sosyal güvenlik sistemimizde çifte sigortalılık mümkün olmayıp, önceden başlayıp devam edegelen sigortalılığa geçerlik tanınmaktadır (3.10.2001 gün ve E: 2001/21-627, K: 2001/659 Sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı).
1.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı yasanın 53/1 maddesinde “Sigortalının, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık nedenlerinden birden fazlasına aynı anda tâbi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde; öncelikle (c) bendi kapsamında, (c) bendi kapsamında çalışması yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılacağı” bildirilmiştir.
13.2.2011 tarihli 6111 Sayılı Yasanın 33. maddesi ile değiştirilen ve 01.03.2011 tarihinde yürürlüğe giren 5510 Sayılı Yasanın sigortalılık hallerinin birleşmesi başlıklı 53/1. maddesinde ise “Sigortalının, 4. maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çakışması halinde, öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statülerine tabi olacak şekilde Kanun kapsamına girmesi halinde ise aynı maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılacağı” belirtilmiştir. Kanunların derhal uygulanması ilkesinin olmasına rağmen aynı yasanın Geçici 33. Maddesiyle 01.03.2011 tarihli, 5510 sayılı Yasanın 53. üncü maddesinin birinci fıkrasında bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla yapılan değişiklikler, bu değişikliklerin yürürlüğe girdiği tarihten öncesi için uygulanmayacağı hükmü getirilmiştir
Somut olayda, davacının ilk vergi mükellefiyetinin nakliyecilik faaliyeti nedeniyle başlamış olması, davacının ticari faaliyetinde kullanmış olduğu … plakalı kamyonunu 27.6.2005 tarihinde Çorum 2. Noterliğince düzenlenen … yevmiye nolu taşıt kira sözleşmesi ile …’e kiraya verdiğinin vergi dairesince bilidirilmiş olması karşısında davacının …’lı çalışmaya başladığı 5.7.2005 tarihi öncesinde nakliyecilik faaliyetine son verip vermediği yeterince araştırılmamıştır.
Yapılacak iş; davacının …’lı çalışmaya başladığı 5.7.2005 tarihi öncesinde nakliyecilik faaliyetine son verip vermediğinin kanıtlanması açısından ticari faaliyetinde kullanmış olduğu … plakalı kamyonunu 27.6.2005 tarihinde Çorum 2. Noterliğince düzenlenen … yevmiye nolu taşıt kira sözleşmesi ile …’e kiraya verip vermediğinin noterlikten de sorulmak suretiyle araştırmak, bu araç ile ticari faaliyetiyle ilgili adına trafik ceza makbuzu düzenlenip düzenlenmediğini Trafik Tescil Müdürlüğünden sormak, araştırmanın sonucuna göre davacının …’lı çalışmaya başladığı 5.7.2005 tarihi öncesinde nakliyecilik faaliyetine son verdiğinin anlaşılması halinde şimdiki gibi karar vermek, davacının nakliyecilik faaliyetine son vermediğinin anlaşılması halinde ise ilk önce başlayıp devam eden sigortalılığının 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalılık olup, 506 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı çalışmasının ise sonradan başladığından ve iptale ilişkin kurum işlemi yerinde olduğundan davanın reddine karar vermekten ibarettir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21/10/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.