Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2011/3672 E. 2012/23705 K. 18.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/3672
KARAR NO : 2012/23705
KARAR TARİHİ : 18.12.2012

MAHKEMESİ :… Mahkemesi

Davacı, kesilen yaşlılık aylığının yeniden bağlanmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava; davacının yaşlılık aylığını iptal eden Kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığının devamına karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 29.5.2004 – 31.1.2005 tarih aralığındaki Sağlamlar Dayanıklı Tük. Mal. İnş. San. Tic. Ltd. Şti.’de bildirilen çalışmalarına dayalı sigortalılığının SGK Kontrol Memurları tarafından tutulan 23.7.2010 tarihli Rapor sonucunda iptal edildiği, iptal edilen sürenin 273 gün olduğu, davacının iptalden sonra 506 sayılı Kanun kapsamında 4203 gün primi ödenen gün çalışması olduğu, diğer sigortalılıklarına ilişkin dosya içerisinde delil olmadığı anlaşılmaktadır.
1086 sayılı HUMK’un 72. (6100 sayılı HMK’nın 24.) maddesinde; “Hâkim, iki taraftan birinin talebi olmaksızın, kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz. Kanunda açıkça belirtilmedikçe, hiç kimse kendi lehine olan davayı açmaya veya hakkını talep etmeye zorlanamaz.” 1086 sayılı HUMK’un 74. (6100 sayılı HMK’nın 26.) maddesinde; “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Hâkimin, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır.” 1086 sayılı HUMK’un 426/T. (6100 sayılı HMK’nın 297/2.) maddesinde; “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” hükümlerini içermektedir.
Buna göre; davacının, yaşlılık aylığının tekrar bağlanması talebi ile ilgili değerlendirme yapılmaması hatalı olmuştur.
Yapılacak …; davacının sigorta sicil dosyasını getirtmek, davacının iptal edilen sigortalılığı haricinde sigortalı olduğu süreleri (…, SSK; Emekli Sandığı) Kurumdan sormak ve gelen cevaplardan sonra davacının yaşlılık aylığının şartlarının oluşup oluşmadığına dair değerlendirme yapmak ve sonuca göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece; bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 18.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.