Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2011/2779 E. 2012/24951 K. 27.12.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/2779
KARAR NO : 2012/24951
KARAR TARİHİ : 27.12.2012

MAHKEMESİ :… Mahkemesi

Davacı, yaşlılık aylığından yapılan Sosyal Güvenlik Destek Primi kesintilerinin iptaline, yapılan kesintilerin iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının yaşlılık aylığından kesilen 6.926,45 TL sosyal güvenlik destek priminin yasal faiziyle birlikte davalı Kurumdan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacının yaşlılık aylığından kesilen 6.158,55 TL Sosyal Güvenlik Destek Priminin davalıdan alınmasına karar verilmiş ise de varılan sonuç usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
Yapılan incelemede, davacının 10.3.1992 tarihinde başlayan vergi kaydının ve 8.9.1999 tarihinde başlayan oda kaydının halen devam ettiği, davacının dava dilekçesinde açıkça belirttiği üzere 1.2.1992 tarihinde 506 sayılı Yasa’ya tabi emekli olmasına rağmen taksici olarak çalışmasına devam ettiği anlaşılmaktadır.
1479 sayılı Yasanın “Sosyal Güvenlik Destek Primi “başlıklı değişik Ek 20.maddesinin, 4956 sayılı Yasa’nın 44.maddesi ile değişik 3.fıkrasına göre diğer sosyal güvenlik kuruluşlarından yaşlılık ve malulluk aylığı bağlananlardan ticari kazanç ve basit usulde gelir vergisi mükellefi olanlar çalışmaya başladıkları ayı takip eden ay başından itibaren çalışmalarının sona erdiği ay dahil 12.basamağın gelir basamağının gelir tutarının %10 oranında Sosyal Güvenlik Destek Primi ödemekle yükümlü olduklarını Kurumca yapılan işlemin 4956 sayılı Yasanın 44.maddesine uygun olduğu açıktır. 31.5.2006 tarihinde kabul edilen 16.6.2006 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan ancak bazı maddelerinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi üzerine yasanın bazı maddeleri yürürlük tarihi 1.10.2008 tarihine çekilen 5510 sayılı Yasa’nın 30.maddesinin 17.4.2008 tarih ve 5754 sayılı Yasa’nın 18.maddesi ile değişik (b) fıkrası uyarıca da aynı düzenlemeye yer verilerek yaşlılık aylığı almakta olanlardan yeniden çalışmaya başlamaları halinde aylıkların kesilmemesi için yazılı istekte bulunanlardan %15 oranında SGDP kesileceği hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla 1.10.2008 tarihine kadar 1479 sayılı Yasa’nın Ek 20 maddesi yürürlüktedir.Görüldüğü üzere 25.8.1999 tarihinden itibaren tüm yasal düzenlemelerde yaşlılık aylığı almakta iken yeniden çalışmaya başlayanlardan SGDP alınacağı hüküm altına alınmıştır.
Mahkemece, 5510 sayılı Yasa’nın yürürlüğe girdiği 1.10.2008 tarihine kadar Kuruma başvurmayan veya Kurumca da Sosyal Güvenlik Destek Primi kesintisi yapılmayan kimselerden 5510 sayılı Yasa’nın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren kesintinin başlatılması gerektiği gerekçesi ile kurulan hükümde isabet yoktur.
Bu nedenlerle 10.3.1992 tarihinden itibaren davacının kendi nam ve hesabına çalışması devam ettiğinden, 4956 sayılı Yasaya dayanan Kurum işlemi yerinde olduğundan davanın reddi yerine kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 27.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.