YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/17483
KARAR NO : 2012/21849
KARAR TARİHİ : 03.12.2012
MAHKEMESİ :… Mahkemesi
Davacılar … kazası sonucu maluliyetten doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacılar vekilince duruşmasız, davalılardan … Sanayi … Tic. Ltd.Şti vekilince de duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 435/2 maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, … kazası sonucu sürekli … göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararları ile hak sahiplerinin manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davalılar …, …, … ve … yönünden kusurları bulunmadığından davanın reddine, davalı … Tic. Ltd. Şti. yönünden davanın kısmen kabulü ile, maddi tazminat istemi SGK tarafından bağlanan gelirlerle karşılandığından reddine ve davacı sigortalı için 50.000,00 TL, davacı eş için 20.000,00 TL, davacı çocuklar için ayrı ayrı 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; … kazası sonucu davacı sigortalının sürekli … göremezlik oranının % 41 olduğu, SGK Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından olayın … kazası olduğunun tespit edildiği, … Güvenliği Uzmanlarından oluşan üç kişilik bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen kusur raporunda, olayın meydana gelmesinde davalı işveren şirketin % 100 oranında kusurlu bulunduğunun, diğer davalılar ve davacı sigortalının kusurunun bulunmadığının belirtildiği, … C. Başsavcılığı’nın 2008/7084 soruşturma numaralı dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesinde işyeri yetkilisi davalı …’nın olayın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunun belirtildiği, davalı şirket vekili tarafından dosyaya sunulan 20.02.2008 tarihli, davacı sigortalının isim ve imzası
bulunan ödeme makbuzu isimli belgede, … kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat olarak 25.000,00 TL bedelin nakden alındığının belirtildiği, davacı vekili tarafından sunulan yazılı beyan dilekçesinde davalı şirket tarafından, davacıya, tedavi masrafları nedeniyle 5.000,00 TL tutarında belge imzalattırıldığını, bu belgenin el yazısı ile sonradan doldurularak 25.000,00 TL olarak değiştirilmiş olduğunu beyan ettiği anlaşılmaktadır.
… kazasından doğan tazminat davalarının özelliği gereği, … Kanunu’nun 77. maddesinin öngördüğü koşulları göz önünde tutarak ve özellikle işyerinin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken işçi sağlığı ve … güvenliği tüzüğünün ilgili maddelerini incelemek suretiyle, işverenin işyerinde alması gerekli önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri aldığı, hangi önlemleri almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelenmek suretiyle kusurun aidiyeti ve oranı hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde belirlenmelidir.
Öte yandan, birçok Yargıtay kararında vurgulandığı üzere, alacaklının alacak hakkından vazgeçmesini ve bu surette borçlunun borçtan kurtulmasını kapsayan akde “ibra” denir. İbra alacağın tasfiyesini içeren tasarrufi bir sözleşmedir. Kural olarak işçiye veya hak sahiplerine yapılmış ödemenin bu miktar ile sınırlı olmak üzere bağlayıcılığı asıldır. Konu ile ilgili doğrudan amir bir hüküm bulunmaması nedeniyle sorunun çözümlenmesinin ibranın doğruluk ve güven kuralına aykırı olmaması gereğine sıkı sıkıya sarılarak halledilmesinde yarar vardır.
Somut olaya gelince; C.Savcılığı tarafından yürütülen hazırlık soruşturmasında alınan bilirkişi raporunda asli kusurlu olduğu belirtilen davalı şirket yetkilisi … hakkında … 11. Sulh Ceza Mahkemesi’nde kamu davası açıldığı belirtildiğinden, mahkemece, ceza dosyası getirtilerek şirket yetkilisine kusur verilmiş ise, bu maddi vakıa hukuk hakimini bağlayacağından, bu husus gözetilmek suretiyle yeniden kusur incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi, ayrıca davalı şirket tarafından sunulmuş olan ödeme makbuzu isimli belgenin de geçerli olup olmadığı üzerinde değerlendirme yapılarak, geçerli ise neticesine göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün, yukarıda açıklanan nedenlerle sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 03/12/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.