Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2011/16502 E. 2012/1337 K. 09.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/16502
KARAR NO : 2012/1337
KARAR TARİHİ : 09.02.2012

MAHKEMESİ : … Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

Davacı, davalılardan işverenlere ait işyerinde 01/03/1978-17/04/2003 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı ile davalılardan Kurum, … Sabun ve Kimya San Tic Ltd Şti., dahili davalılardan M.. G.., M.. G.. tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalıların tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
2-Davacı, davalılara ait sabun imalatı işyerinde kazan işçisi ve bekçi olarak 01.03.1978-17.04.2003 tarihleri arasında geçen ve SGK’na bildirilmeyen çalışmalarının tesbitini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüyle, “davacının davalı M.. G.. Sabun Sanayi Ticaret Şirketinde 01/01/1991 – 14/06/1996 tarihleri arasında, davalı M.. G.. Sabun imalathanesinde 15/06/1996 – 30/11/1997 tarihleri arasında, davalı … Sabun Yağ ve Tarım Ürünleri Tic.Ltd.Şti.de 01/121997 – 31/12/2001 tarihleri arasında olmak üzere 01/01/1991 – 31/12/2001 tarihleri arasında kuruma bildirilen sürelerin dışında 1978 gün daha hizmet akdine dayalı ve eylemli olarak günün asgari ücreti ile çalıştığının TESPİTİNE, fazlaya ilişkin istemin reddine” karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının davalı işverenlere ait sabun imalatı işyerinde kazan işçisi ve bekçi olarak 01.03.1978-31.12.2002 tarihleri arasında geçen 3339 gün sigortalı çalışmalarının kısmi ve kesintili olarak SGK’na bildirildiği, davacının çalıştığı işyerinin aynı olduğu, değişik zamanlarda aynı ailenin farklı bireylerince işletildiği, davalı işverenlerden M.. G..’un 08.02.2006 tarihinde ve …’un ise 20.04.2010 tarihinde vefat ettiği, mahkemenin tanık beyanları doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verdiği anlaşılmaktadır.
Mahkemenin, bu tür davaların kişilerin sosyal güvenliğine ilişkin olması ve kamu düzenini ilgilendirdiğini göz önünde tutarak gerektiğinde; doğrudan soruşturmayı genişletmek suretiyle ve olabildiğince delilleri toplaması gerekmektedir. Bu yön, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578, 10.11.2004 gün 2004/21-538 ve 1.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
Somut olayda; davacının davalı işyerinde 01.03.1978-31.12.2002 tarihleri arasındaki çalışmaları kısmi olarak bildirilmiştir. Öte yandan sabun imalatı işi daimilik arzetmese bile, davacının diğer zamanlarda daimilik arzeden bekçilik, çaycılık işi de yaptığına ilişkin tanık beyanlarının mevcut olduğu görülmekle, davacının 1991 yılından önce bu işyerinde aralıksız çalışmadığı yönündeki mahkeme kararının, komşu işyerinde 1977-1998 yılları arasında çalışan ve davacının da bu tarihler arasında davalılara ait işyerinde sürekli çalıştığını beyan eden tanık …’ın ve diğer bazı davacı tanıklarının anlatımı ile çeliştiği de ortadadır.
Yapılacak iş,davacının hizmet cetveline göre 01.03.1978-31.12.2002 tarihleri arasında başka bir işyerinde çalışmadığı, çalışmalarının her yıl kısmi ve kesintili olarak bildirildiği, ücret ödeme bordrolarının imzalı olmadığı ve bekçilik, çaycılık gibi daimilik arzeden işler de yaptığı dikkate alınarak, davacının tespitini istediği dönemin tamamını kapsar biçimde diğer bordro tanıklarını dinlemek, gerek görüldüğü takdirde Kurumdan sorulmak suretiyle veya yeniden zabıta araştırması ile tespit edilecek komşu işyerlerinde benzer işi yapan işlerle uğraşan işverenler veya bu işverenlerin resmi kayıtlarına geçmiş diğer çalışanların da beyanlarına başvurmak, davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek, yargılama sırasında vefat eden davalı işverenlerden … … ve M.. G..’un mirasçılarını yöntemince davaya dahil etmek için davacıya süre verip, davaya katılımları sağlandıktan sonra tüm delilleri birlikte değerlendirip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
3-Kabule göre de, kararın gerekçesinde haklarındaki davanın reddine karar verildiği belirtilen dahili davalılar … … ve Kardeşleri Ltd.Şti ve M.. G.. hakkında hüküm kurulmamış olması da doğru olmamıştır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden ilgililere yükletilmesine, 09.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.