Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2011/15764 E. 2011/11604 K. 28.11.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/15764
KARAR NO : 2011/11604
KARAR TARİHİ : 28.11.2011

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, ilk kesinti tarihini takip eden aybaşından dava tarihine kadar tarım … sigortalısı olduğunun tesbitine, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline 6111 sayılı Kanundan yararlandırılma hakkının saklı tutulmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı üretici olması nedeniyle ilk prim kesintisinin yapıldığı 1994 yılından 25.01.2011 dava tarihleri arasındaki dönemde tarım … sigortalısı olduğunun tespitini, 19.04.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile 6111 sayılı Yasadan yararlanma hakkının saklı tutulmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının 01.09.1994-31.12.2002 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa kapsamında tarım … sigortalısı olduğunun ve bu döneme ilişkin prim borçları bakımından davacının 6111 sayılı Yasanın 12 ve devamı maddelerinin getirdiği ödeme kolaylığından faydalanma hakkının saklı tutulması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının sattığı ürün bedelinden 19.08.1994-02.05.2002 tarihleri arasında 1997 yılı dışında her yıl prim kesintisi yapıldığı, 1997 yılında da ürün satışı yaptığı, davacının temyiz dilekçesi ekinde sunduğu belgede 01.01.1997 yılından beri Uzunpınar Tütün Şatış Kooperatifine üye olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece davacının 01.09.1994-31.12.2002 tarihleri arasında tarım … sigortalısı oldauğunun tespitine karar verilmesi doğrudur. Ne var ki davacının 01.01.1997 tarihinden dava tarihine kadar kooperatif kaydının bulunduğunun anlaşılması halinde 01.01.2003-25.01.2011 tarihleri arasındaki döneme ilişkin istemin kabulüne karar vermek gerekir.
Öte yandan Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 83. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olan ıslah müessesesi, mahkemeye yöneltilmesi gereken tek taraflı ve açık bir irade beyanı ile tarafların dilekçelerinde belirttikleri vakıaları, dava konusunu veya talep sonucunu değiştirebilmesi imkânını sağlamaktadır. İki taraf da duruşmada hazır iseler ıslah sözlü olarak yapılabilir. Usule ilişkin işlemlerin tamamen ya da kısmen ıslahı mümkündür. Ancak, her iki durumda da usulüne uygun açılmış bir davanın bulunması şarttır. Başka bir anlatımla ıslah, açılmış bir davada taraflarca yapılmış usule ilişkin işlemlere yönelik olarak yapılmalıdır. Bu bağlamda, yargılaması devam eden bir dava içinde ıslah ile ikinci bir talepte bulunma olanağı bulunmamaktadır. Davacı isterse dava dilekçesini tamamen ıslah ederek dava konusunu değiştirebilirse de, yeni dava konusu önceki dava konusunun yerine geçer ve yine tek bir dava söz konusu olur. Ancak, davacı peşin harç yanında başvuru harcını da yatırarak yeni bir talep de bulunması hallerinde ise bir ek dava olarak nitelendirilme hali olayımız dışındadır.
Somut olayda davacının dava dilekçesinde yapılandırma yasasından yararlandırılması konusunda bir talebi bulunmadığı ve dava konusu yapmadığı bir konuda ıslahla talepte bulunamayacağı halde mahkemece bu yön gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsizdir.
Mahkemenin kabul şekli bakımından da söz konusu ıslahın maktu ıslah harcı yatırılmadan yapılmasına göre, usulüne uygun olmayan ıslaha değer verilip, hüküm kurulması yanlış olmuştur.
Yapılacak iş, SS. 1077 sayılı Uzunpınar Tütün Tarım Satış Kooperatifinden davacının hangi tarihten itibaren ortak olduğunu sormak çıkacak sonuca göre bir karar vermek, davacının dava açma hakkı saklı kalmak üzere 6111 sayılı Yasadan faydalanma hakkının saklı tutulmasına ilişkin istemin reddine karar vermektir.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 28.11.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.