Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2010/9988 E. 2012/3977 K. 19.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/9988
KARAR NO : 2012/3977
KARAR TARİHİ : 19.03.2012

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı,murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, iş kazası sonucu 22.09.2007 tarihinde ölen işçi …’ın yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkeme, eş için 27.865,00 TL maddi ve 40.000 TL manevi tazminatın, çocuğu için 35.000 TL, anne ve baba için ayrı ayrı 20.000 TL, kardeşler için ayrı ayrı 5.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 22.09.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar vermiştir.
Davacıların murislerinin iş kazası sonucu hayatını kaybettiği olayda davalı işverenin 15.12.2009 tarihli bilirkişi raporunda %100 kusurlu olduğunun belirtildiği, aynı mahkemenin 2008/683 esas sayılı dosyası için aldırılan bilirkişi raporunda ise davalı işverenin %90 kusurlu olduğunun belirtildiği ve bu oranın davacı tarafça kabul edildiği anlaşılmıştır.
22.10.2008 tarihli dava dilekçesinden açıkça anlaşıldığı üzere, davacılar zararlandırıcı sigorta olayı nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunurken, kazanın meydana gelmesinde davalı işverenin tam kusuruna dayanmıştır. Aynı mahkemenin 2008/683 esas sayılı dosyası için aldırılan bilirkişi raporunda davalı işverenin %90 kusurlu olduğunun belirtildiği ve bu oranın davacı tarafça kabul edildiği, kazanın davalı işverenin % 90 oranında kusuru sonucu meydana geldiği anlaşılmıştır. Bu durum karşısında Mahkemece manevi tazminat olarak talep edilen miktardan bir miktar indirim yapılmak suretiyle manevi tazminatın belirlenmesi gerekirken isteğin aynen hüküm altına alınmış olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 19/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.