Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2010/9865 E. 2010/12390 K. 13.12.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/9865
KARAR NO : 2010/12390
KARAR TARİHİ : 13.12.2010

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R
Dava iş kazası sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat bozma konusu dışında kalıp kesinleştiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Dairemiz bozma kararında, davacı kazaya uğradığı 26.12.1996 tarihinde davalı şirketin işçisi iken 5.3.1998 tarihli transfer işlemi ile aynı gruba ait … A.Ş.’nde makine mühendisi olarak işe devam ettiği, davacının maddi zarar hesabı için … A.Ş.’nden aldığı ücretin artık bilinen gerçek ücret olduğunun kabul edilmesi gerekirken davalı işyerinde çalışan mühendislere verilen ücret ve artışlarına göre davacının davalı şirkette çalışmaya devam etseydi davalı işyerinden alabileceği ücretin belirlenip maddi zarar hesabına esas alınmasının isabetsiz olduğu belirtilmiş olup 26.12.1996- 05.03.1998 tarihleri arasındaki ücretin davacının davalı şirketten aldığı ücrete, 5.3.1998 tarihinden sonraki dönem için davacının davalı şirket ile aynı grupta yer alan Yibitaş Lafarge Mühendislik Makine Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nde geçen çalışmaları için kendisine ödenen ücretlerin kayıt ve belgeleri getirtilerek, buradaki ücretlere göre, davacının bu işyerinden ayrılmış olması halinde ise ayrıldığı tarihten hesaplamanın yapılacağı tarihe kadar ki ücretlerin ise ilgili Meslek Odasından davacının yaşı, eğitim ve mesleki durumu, mesleki kıdemi, yaptığı iş belirtilmek suretiyle emsal işçi ücreti sorulup belirlenerek maddi zararı yeniden hesaplatmak ve kurum tarafından hüküm tarihine en yakın tarihe göre hesaplanan peşin sermaye değerini zarardan indirmek ve sonucuna göre karar vermek gerektiği belirtilmiştir.
Mahkemece bozmada belirtilen yönteme uyularak davacının işyerinden ayrıldıktan sonraki dönem için meslek odasından sorulan ücrete göre hesap yaptırılmış ise de Makine Mühendisleri Odasının 13.10.2009 tarihli yazısından emsal işçi ücretinin davacının aldığı en son ücret olan 4.400,00 TL aylık ücret asgari ücrete oranlanarak asgari ücretteki artış oranları dışında ayrıca tüfe bazlı enflasyon farkıda gözetilerek belirlenip bildirildiği ve meslek odasınca bildirilen ücretin, bilinen son gerçek ücretin asgari ücrete oranlanmak suretiyle asgari ücretin kaç katı olduğu belirlenmek suretiyle asgari ücret artışlarındaki oranların
uygulanmasıyla oluşan miktarın üzerinde olduğu anlaşılmaktadır. Davacının bu dönemdeki ücretinin işyerinden ayrılmadan önceki aldığı son ücretinin asgari ücretin kaç katı olduğu belirlenerek asgari ücretlerdeki artış oranın uygulanması ile bulunacak ücretler üzerinden yeniden hesap yaptırılması gerekirken mahkemece Meslek Odasınca bildirilen ücretin fahiş olup olmadığı denetlenmeden bu ücrete göre yapılan hesaba göre maddi zararın belirlenmesi isabetsiz olmuştur.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının maddi tazminata yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 13.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.