Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2010/9472 E. 2012/4758 K. 27.03.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/9472
KARAR NO : 2012/4758
KARAR TARİHİ : 27.03.2012

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, davalı Kurumun İcra dosyasının itirazının iptaline ve takinin devamına, % 40’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının … 14. icra müdürlüğünün 2005/8203 esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, takibin 32.018,56 TL asıl alacak ve takip tarihine kadar işlemiş olan 224,07 TL faiz alacağı üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, sigortalı …nın babası …’ya 05/05/2005 tarihinde … Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde kalp ameliyatı yapıldığı, hastaya 05/05/2005 tarih ve 361565 nolu faturadaki 32.018,56 TL bedelindeki sağlık malzemelerinin kullanıldığı, bu sağlık malzemelerinin davacı …Ltd. Şti. den alındığı, daha sonra sağlık malzemelerinin bedelinin davalı Kurumdan talep edildiği, Kurumun ise, sigortalının prim borcu bulunması nedeniyle sağlık giderlerinin ödenemeyeceğini belirttiği, bunun üzerine davacı tarafından icra takibi başlatıldığı, Kurumun süresinde itiraz ederek takibin durmasına neden olduğu, sigortalı… tarafından davacı şirkete ameliyatta kulanılan sağlık malzemelerinin Kurumca ödenecek bedellerini almak için 13/05/2005 tarihinde vekaletname verildiği anlaşılmaktadır.
Öte yandan davada sıfat, tarafın, dava konusu maddi hukuk ilişkisinin süjesi olup olmamasıyla ilgilidir. Taraf ehliyeti dava şartlarından olup yargılamanın her safhasında re’sen gözönünde tutulması gerekir.Taraf sıfatının bulunmaması halinde dava, sıfat yokluğundan (husumet yönünden) reddedilecektir.
818 sayılı Borçlar kanunun 163 maddesine göre alacağın temliki yazılı yapılmadığı müddetçe geçerli değildir. Somut olayda davacının tedavi gideri yapan ve bu gideri Kurumdan isteme hakkı bulunan sigortalı …dan alınmış yazılı bir temlikamesi bulunmadığı müddetçe davacı sıfatına sahip olduğu söylenemez. 13/05/2005 tarihli vekaletname Kurum nezdinde sağlık giderlerini tahsiline yönelik takip yetkisi vermekte olup, alacağın temliki hükümlerini içermemektedir. Bu nedenle davanın sıfat yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm verilmesi hatalıdır.

Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 27/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.