Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2010/5047 E. 2011/7574 K. 04.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/5047
KARAR NO : 2011/7574
KARAR TARİHİ : 04.10.2011

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, işçilik oranının tesbitiyle, eksik işçilik bildiriminden dolayı Kurumca hakkında yapılan işlemlerin iptaline, haksız yere tahsil edilen 6.689.00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davacının tüm, davalı Kurumun diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı şirket yapımını üstlendiği yüksek gerilim enerji nakil hattı tesisi işinde işçilik oranının tespiti ile eksik işçilik bildiriminden dolayı davalı Kurumca hakkında yapılan işlemlerin iptali ile haksız yere tahsil edilen 6.689,00 TL nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuç usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davalı Kurumca dava konusu iş ile ilgili asgari işçilik oranı % 8 kabul edilerek müfettiş incelemesi yapılmaması nedeni ile % 25 indirim uygulandıktan sonra % 6 işçilik oranı uygulanarak 73.829,09 TL fark işçilik tutarı tespit edildiği, Kurum tarafından 27.02.2008 tarihli yazı ile davacıya gecikme zammı ile birlikte 26.578,47 TL prim borcu bulunduğu bildirildiği, davacı tarafından 27.02.2008 tarihinde toplam 35.302,01 TL ödeme yapıldığı, davacının işçilik oranının % 7 olduğu gerekçesi ile 25.03.2008 tarihinde yaptığı itirazı Kurum tarafından işçilik oranı kabul edilmek suretiyle işsizlik belgesi aldıktan sonra müfettiş incelemesi yapılamayacağı gerekçesi ile 08.04.2008 tarihi itibariyle ret edildiği davanın bir aylık süre içinde 22.04.2008 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.
506 sayılı Yasanın 79. maddesi ve diğer hükümler birlikte değerlendirildiğinde, Kuruma kendisine bildirilen ve bildirilmeyen işçilik yönünde inceleme yetkisi açıkça verilmektedir. 6.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4958 sayılı yasadan önce durum bu merkezde olduğu gibi 506 sayılı Yasada değişiklik getiren 4958 sayılı Yasanın 37. ve 49. maddeleri gereğince de Kurumun ölçümleme hakkının bulunduğu açıktır. Y.H.G.K.’nun 21.11.2001 günlü, 2001/965 esas, 2001/1038 karar sayılı kararı da aynı yöndedir. Kurum, işin genel niteliğini, işte kullanılan teknik yöntemleri, işin büyüklüğünü, tamamlama süresini, işyeri koşullarını, istihkak tutarlarını, kısaca işçilik bildirilmesi gereken işle ilgili tüm verileri gözetmek, gerekirse emsalleriyle kıyaslamak, mahallinde işi bizzat denetlemek, sonuçta işle ilgili tüm verileri dikkate alarak bildirilmesi zorunlu işçilik oranını ve miktarını saptamak yetkisine sahiptir.
Öte yandan 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesinde sigorta müfettişi tarafından Kuruma bildirilmediği tespit edilen asgari işçilik tutarı üzerinden Kurumca re’sen tahakkuk ettirilen sigorta pirimleri bu Kanunun 80.maddesinde nazara alınarak işverene tebliğ olunacağı, işverenin tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde Kuruma itiraz edebileceği, itirazın takibi durduracağı, Kurumca itirazın reddi halinde işverenin kararın tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde yetkili iş mahkemesine başvurabileceği, mahkemeye başvurulmasının prim borcunun takip ve tahsilini durdurmayacağı bildirilmiştir.
16.1.2004 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren Sosyal Sigortalar Kurumu Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 38. ve devamı maddelerinde ve davalı Kurumun ilgili Genelgelerinde de belirtildiği şekilde özellikle kaçak sigortalılığın yoğunlaştığı inşaat sektörü ele alınarak özel bina inşaatlarına ve ihale konusu işlere ilişkin işyerlerinin hepsinde müfettiş incelemesi yapılması yerine, Kurumca belirlenen bir barajın üstünde bildirimde bulunanların incelemeye alınmasından vazgeçilmesi ve barajın altında bildirimde bulunanların da incelemeye sevkedilmesi yolu benimsenmiştir. Buna göre ihaleli işlerde Kurumca yapılacak ilk değerlendirme aşamasında, asgari işçilik oranları % 25 eksiltilerek uygulanır. Kuruma bildirilmiş olan işçilik, yaklaşık maliyet bedeline veya toplam istihkak tutarına asgari işçilik oranlarının %25 eksiği ile uygulanması sonucu bulunacak asgari işçilik tutarından fazla olduğunda hemen ilişiksizlik belgesi verilecek, az olduğunda ise sigorta müfettişi incelemesi istenecektir. Sigorta müfettişince inceleme yapılmaya başlandıktan sonra ise asgari işçilik oranları % 25 eksiltilerek uygulanmayacaktır.
Somut olayda davacı Kurum işleminin iptalini istediğinden davacının prim borcunun %25 oranında eksiltme yapılarak hesaplanması mümkün değildir.
Mahkemece, asgari işçilik oranının %7 olduğunun tespiti ile %7 işçilik oranına göre %25 eksiltme yapılmaması halinde davacının ödemesi gereken miktar ödediği miktarın üstünde olduğundan alacak talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.