Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2010/2000 E. 2010/6578 K. 08.06.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/2000
KARAR NO : 2010/6578
KARAR TARİHİ : 08.06.2010

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, 14.04.2008 gün ve 18843 sayılı işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının 25.09.2005-25.03.2008 tarihleri arasında tarım … sigortalısı olduğunun tespiti ile tarım … sigortalılığının 25.09.2005 tarihi itibariyle iptali ne ve davacının 1479 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı sayıldığı 25.09.2005-14.04.2008 tarihleri arasındaki dönem yönünden prim farkı ve gecikme cezası tahakkukuna ilişkin davalı Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının 01.05.2002 tarihinden itibaren tarım … sigortalısı olduğunun tespiti ile aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmiştir.
2926 sayılı Yasa’nın 6/1-b maddesinde bu Kanuna göre sigortalı sayılanlardan diğer sosyal güvenlik kuruluşları kapsamına tabi bir işte çalışanların çalışmaya başladıkları tarihten bir gün önce sigortalılıklarının sona ereceği bildirilmiştir. Öte yandan Tarım … sigortalılığının devamı sırasında diğer sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi çalışmaların bulunması halinde bunların özellikle kısa süreli çalışmalar olması ve bu çalışmaların varlığı halinde de tarımsal faaliyetin devam ettiğinin kayıt, belge ve delillerle desteklenmesi durumunda tarımsal faaliyeti devam ettirme iradesinin kaybolmadığı kabul edilir. Uzun süreli çalışmaların devreye girmesi durumunda artık iradenin, bu çalışmanın tabi olduğu sigorta kolunda oluşacağı açık olduğundan, uzun süreli çalışma sonrasında tarım sigortalılığının devam etmeyeceği ancak kuruma yeniden müracaatın bulunması veya tarım … sigortalılığına devam etme iradesini ortaya koyacak şekilde düzenli prim ödemelerinin ya da sattığı ürünlerden prim tevkifatlarının yapılmış olması durumunda devam edebileceği Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 14.02.2007 gün ve E:2007/21-73, K:2007/71; 11.07.2007 gün ve E:2007/21-543, K:2007/541 sayılı kararları).
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 02.04.2002 tarihli talebi üzerine kesintinin bulunduğu 01.08.1998 tarihi itibariyle 1479 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı olarak tescil edildiği, 15.07.1998 tarihinde prim ödemeye başlayıp en son 03.03.2008 tarihine kadar prim ödediği, Çınar Ziraat Odasının çelişkili bildirimine göre davacının 29.08.2001, 12.07.2005 ve 17.07.2006 tarihinden itibaren odaya kayıtlı olduğu, gerekçe ve dayanakları dosya içeriğinden belli olmayan nedenlerle davalı Kurumca davacının sigorta başlangıç tarihinin 01.05.2002 tarihine çekildiği, davacının 26.09.2005-24.03.2008 tarihleri arasında vergi kaydı bulunduğunun anlaşılması üzerine davalı Kurumca davacının 26.09.2005-24.03.2008 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı olduğu kabul edilerek 2926 sayılı Yasa’ya tabi sigortalılığının 25.09.2005 tarihinde terkin edilip 25.03.2008 tarihinde yeniden tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Davacının 26.09.2005-24.03.2008 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı olması nedeniyle 2926 sayılı Yasa’ya tabi sigortalılığının davalı Kurumca 25.09.2005 tarihi itibariyle sonlandırılıp yeniden 25.03.2008 tarihinde başlatılmasına ilişkin işlem doğru olup bu dönemde 2926 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı sayılması mümkün değildir. Öte yandan davacının 01.05.2002-25.09.2005 tarihleri arasında davalı Kurumca sigortalı olarak kabul edildiği bu döneme ilişkin bir ihtilaf bulunmadığı gibi davacının da bu dönemle ilgili bir talebi de bulunmamaktadır.
Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı …’un bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 8.6. 2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.