Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2010/14342 E. 2011/3357 K. 11.04.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/14342
KARAR NO : 2011/3357
KARAR TARİHİ : 11.04.2011

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı,1.11.2008-27.4.2010 tarihleri arasında tarım … sigortalısı olmadığının tesbitiyle,aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 01.11.2008-27.04.2010 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa kapsamında Tarım … sigortalı olmadığının tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin kabulü ile davacının 01.11.2008-27.04.2010 tarihleri arasında Tarım … sigortalısı olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden; davacının 07.03.1984 tarihinden itibaren … Ziraat Odasına üye olduğu, 31.02.2007 tarihinden itibaren … Kooperatifine ortak olduğu, adına kayıtlı zirai taşınmazlarının bulunduğu, 11.03.2006 -01.02.2009 tarihleri arasında kesintili olarak farklı iş yerlerinde 506 sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalı olarak çalışmaları bulunduğu, davacının 16.05.2008 tarihinde başlayan 506 sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalılığının 31.10.2008 tarihinde sona erdiği, 25.12.2008 tarihinde tekrar 506 sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalı olarak çalışmaya başladığı ve Kurum tarafından 01.11.2008 tarihinde 5510 sayılı Yasanın 8 maddesi uyarınca Tarım … sigortalısı olarak tescili yapılarak Tarım … sigortalılığının başlatıldığı ve devam ettiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık davacının mülga 506 sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalı olarak çalışmasının 31.10.2008 tarihinde sona ermesi nedeni ile 01.11.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 Sayılı Yasanın 8/2 maddesi uyarınca Ziraat Odası ve … kooperatifi üyeliği bulunan davacının tarımsal faaliyeti nedeni ile tescil edildikten sonra 25.12.2008 tarihinde başlayıp 01.02.2009 tarihine kadar devam eden 5510 sayılı Yasanın 4-a bendi kapsamında çalışmasının geçerli sayılıp sayılmayacağı ve 01.11.2008-12.05.2010 tarihleri arasında 5510 Sayılı Yasanın 4/b-4 maddesi kapsamında tarımsal faaliyeti nedeni ile sigortalı sayılıp sayılmayacağı noktasında toplanmaktadır.
2926 sayılı Yasa’nın 6/b maddesi hükmüne göre, “diğer sosyal güvenlik kuruluşları kapsamına tabi bir işte çalışanların, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren sigortalılıkları sona ereceği, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa’nın 4/b-4 maddesi ile “tarımsal faaliyette bulunanların bu kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından sigortalı sayılacağını”, 5510 sayılı Yasa’nın 6/i maddesi “Kamu idareleri hariç olmak üzere, tarım işlerinde veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz işlerde çalışanlar ile tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan; tarımsal faaliyette bulunan ve yıllık tarımsal faaliyet gelirlerinden, bu faaliyete ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın aylık ortalamasının, bu Kanunda tanımlanan prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olduğunu belgeleyenlerin bu kanunun kısa ve uzun madeli sigorta kolları uygulaması bakımından sigortalı sayılmayacağını”, 5510 sayılı Yasanın 8/3 maddesi ” tarımsal faaliyeti bulunanların kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıt tarihinden itibaren ilgili Kurum ve Kuruluş ve birliklerin sigortalı işe giriş bildirgesi düzenleyerek en geç bir ay içinde Kuruma vermekle yükümlü olduklarını ayrıca tarımla uğraşanların kendilerinin de bildirim yapabileceklerinin belirtildiği” 5510 Sayılı Yasanın 9/b-5 maddesi “Kısa ve uzun vadeli sigorta kolları bakımından tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar için, tarımsal faaliyetlerinin sona erdiği veya 6 ncı maddenin birinci fıkrasının (ı) bendi kapsamına girdiği tarihten itibaren sigortalılığının sona ereceği” ve 13.02.2011 tarihli 1.3.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 Sayılı Yasanın 33 maddesi ile değiştirilen 5510 Sayılı Yasanın sigortalılık hallerinin birleşmeli başlıklı 53/1 maddesinde ise “Sigortalının, 4. maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde, öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statülerine tabi olacak şekilde Kanun kapsamına girmesi halinde ise aynı maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılacağı” belirtilmiştir.
Kanunların geriye yürümesi konusunda mevzuatımızda genel bir düzenleme bulunmamaktadır. İlke olarak her yasa yürürlüğe girdiği andan itibaren derhal hukuksal sonuçlarını doğurmaya başlar. Bunun doğal sonucu da yasaların yürürlüğe girmelerinden önceki olayları etkilemeyeceği, başka bir anlatımla geriye yürümeyeceklerdir. Ancak devam eden uyuşmazlıklarda, tamamlanmamış hukuki durumlara yeni yasa veya düzenleyici kural “derhal yürürlüğe girme” niteliği nedeniyle uygulanacak ve hukuki sonuçlarını doğuracaktır. Bu gibi durumlarda kanunların geriye yürümesi değil ani etkisi söz konusudur. Sosyal güvenlik hukukunun ilgi alanı kamusal olup otoritesi kamu düzenini ilgilendirmektedir. Bu nedenle sosyal güvenlik hukuku ile ilgili yasalar yürürlüğe girdiği andan itibaren derhal hukuksal sonuçlarını doğurur. Bu açıklamalar karşısında somut olayda 1.3.2011 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın 6111 Sayılı Yasanın 33 maddesi ile değişik 53/1 maddesinin yürürlüğe girme tarihinden itibaren olmak üzere tamamlanmamış hukuki durumlara uygulanacağının kabulü gerekir.
01.10.2008 tarihinden önce yürürlükte bulunan 2926 sayılı Yasanın 6/b maddesi ile “diğer sosyal güvenlik kuruluşları kapsamına tabi bir işte çalışanların, çalışmaya başladıkları tarihten itibaren sigortalılıkları sona ereceği” düzenlemesi ile tarım … sigortalılığı ile 506 Sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalı çalışmaların çakışması halinde 506 sayılı yasa kapsamında çalışmalara üstünlük tanınacağı açıkca düzenlendiği 5510 Sayılı Yasanın 53/1 maddesinde 13.02.2011 tarihli 1.3.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 Sayılı Yasanın 33 maddesi ile yapılan değişiklikle de aynı ilkenin benimsenmiş olması nedeni ile mahkemece 25.12.2008-31.01.2009 ile 05.02.2009-01.02.2010 tarihleri arasında davacının Tarım … sigortalısı olmadığının tespitine ilişkin verilen karar doğru ise de 01.11.2008-25.12.2008 ile 01.02.2009-05.02.2009 tarihleri arasındaki dönem yönünden 5510 sayılı Yasanın 9/b-5 maddesinde belirtilen davacının tarımsal faaliyetlerinin sona erdiğinin veya 6 ncı maddenin birinci fıkrasının (ı) bendi kapsamına girip girmediği ile ilgili araştırma yapılmadan Tarım … sigortalısı olmadığının tespitine karar verilmesi doğru değildir.
Yapılacak iş; 01.11.2008-25.12.2008 ile 01.02.2009-05.02.2009 tarihleri arasındaki süre yönünden 5510 sayılı Yasanın 9/b-5 maddesi uyarınca kısa ve uzun vadeli sigorta kolları bakımından tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar için, sigortalılığı sona erdiren haller olarak sayılan; tarımsal faaliyetlerinin sona erip ermediğini araştırmak, tarımsal faaliyetinin devam ettiğinin anlaşılması halinde yıllık tarımsal faaliyet gelirlerinden, bu faaliyete ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın aylık ortalamasının, bu Kanunda tanımlanan prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olup olmadığını tespit ettirip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hatalı değerlendirme ve eksik araştırma sonucu hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.