YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/12993
KARAR NO : 2012/10070
KARAR TARİHİ : 04.06.2012
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01/10/1997-09/02/2007 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi, davalılardan … vekilince duruşmalı olarak talep edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 435/2. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının davalı işverene ait …plakalı ticari taksi işyerinde 1.10.1997-9.2.2007 tarihleri arasında kesintisiz geçen çalışmalarının tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, istemin kısmen kabulü ile, davacının davalıya ait ticari taksi işyerinde 1.10.1997 ile 31.12.2006 tarihleri arasında çalıştığının tespitine, karar verilmiş ise de; varılan bu sonuç eksik incelemeye dayalı olup usul ve yasaya aykırıdır.
Dosyadaki kayıtlardan; davalı işveren tarafından davacıya ait işe giriş bildirgesi veya herhangi bir çalışması davalı Kuruma bildirilmediği, işyerinin Kurumda tescilli olmadığı, taşıt tanıtım kartında plakası tam okunamadığı halde taşıt sahibi olarak davalı işverenin şoför olarak da davacının göründüğü, aracın trafikte 23.12.1993 tarihinde davalı işveren adına tescil edildiği, Emniyetten verilen cevapta araç hakkında herhangi bir trafik ceza tutanağının bulunmadığının bildirildiği, davacının sunduğu deliller arasında ise 24.12.1999 tarihinde dava konusu çalışmanın geçtiği aracın plakası yazılı olduğu halde davacı tarafından ödeme yapıldığı, davacının 1479 sayılı Yasaya tabi … sigortalılığının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda uyuşmazlık, fiili çalışma olgusunun yöntemince kanıtlanmış olup olmadığı, mahkemece bu yönde yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10.maddesinde bu tür hizmet tesbiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunlara destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür.
Somut olaya gelince; mahkemece açıklanan şekilde fiili çalışmanın varlığının yöntemince araştırılmadan sonuca gidildiği ortadadır. Gerçekten ifadesi hükme dayanak alınan tanıklardan birinin beyanına göre taksici olduğunu ileri sürerek davacı çalışmasını doğrulanmış ise de; bu ve diğer tanıkların dosya kapsamından davacıyla birlikte aynı dolmuş hattında çalışan, kayıtlara geçmiş kişilerden olduklarına ilişkin bilgi ve belgelerin bulunmaması nedeniyle, tanık sözleri çalışma olgusu yönünden somut olgulara dayanmamakta soyut düzeyde kalmaktadır. Giderek, tanık sözlerinin inandırıcı güç ve nitelikte olduğu söylenemez.
Yapılacak iş, …plakalı taksinin kayıtlı olduğu durağı belirlemek, zabıta marifetiyle tespit edilecek çalıştığı durakta ticari taksi işleten diğer işverenler ile bu işyerlerinde çalıştığı tespit edilen kayıtlı işyeri çalışanı şoförlerin bu kayıtları celbedilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, … plakalı ticari taksinin hangi tarihten itibaren ve kimin adına işletildiğini İstanbul Taksiciler Esnaf Odasından araştırmak, davacı vekilinin delil olarak sunduğu içeriği tam anlaşılamayan gelir makbuzu ve varsa başkaca ilgili taksiye ilişkin gelir makbuzu, yakıt ve tamir servis fişi gibi belgeleri araştırmak, çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Yasanın 2, 6, 9 ve 79/8. maddeleri gereğince kanıtladıktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
O halde, davalı Kurum ve işveren vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan …’a iadesine 04/06/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.