Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2010/12475 E. 2010/11992 K. 06.12.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/12475
KARAR NO : 2010/11992
KARAR TARİHİ : 06.12.2010

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, Kurum kayıtlarında yanlış yazılan doğum tarihinin düzeltilerek aylık bağlanması gerektiğinin tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı … kayıtlarında, hatalı yazılan doğum tarihinin “1961” olarak düzeltilmesini ve her türlü hakları ile aylık bağlanması gerektiğinin tespitini istemiştir.
Mahkemece istemin kabulü ile avacının 91347889 sicil nosundaki kayıtlarda “1956” olarak yazılan doğum tarihinin “1961” olarak düzeltilmesi ile kurum sataşmasının men’ine ilişkin hüküm kurulmuş ise de, varılan bu sonuç HUMK’nun 388.-389.maddelerine aykırı olmuştur.
Gerçekten davacının talebi hatalı olan doğum tarihin nüfus kayıtlarına uygun olarak düzeltilmesinin yanı sıra yaşlılık aylığı bağlanmasını içerdiği, mahkemece kayıtlar ile ilgili hüküm kurulduğu halde, yaşlılık aylığı yönünden olumlu olumsuz bir karar verilmediği ortadadır. Davacının 29.9.2006 tarihinde Kurumdan yaşlılık aylığı talebinde bulunduğu ve asıl amacın aylık bağlanması olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Verilecek kararın davalı Kurumunda hak alanını ilgilendirdiği gerçeği karşısında, mahkemece davacının yaşlılık aylığı talebi yönünden inceleme yapılmaksızın ve bu talep konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmasu usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 6.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.