Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2010/1189 E. 2010/1393 K. 15.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/1189
KARAR NO : 2010/1393
KARAR TARİHİ : 15.02.2010

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı,çalışma gücünün 2/3 oranında kaybettiiğinin ve malullük aylığı bağlanması gerektiğinin tesbitiyle,fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak Aralık 2004 tarihinden itibaren fazladan ödediği 3.000 TL’nin dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R

Davacı, çalışma gücünü 2/3 oranında kaybettiğinin ve malullük aylığı bağlanması gerektiğinin tesbiti ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak Aralık 2004 tarihinden itibaren fuzulen ödenen 3000,00 TL primin dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece , davacının Aralık 2004 tarihinden itibaren maluliyet aylığına hak kazandığının tespiti ile bu tarihten itibaren ödenen 3000,00 YTL prim bedelinin dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 05.12.2003 tarihinde maluliyet aylığı için Kuruma başvuruda bulunduğu ve maluliyetinin tesbiti için hastaneye sevkinin sağlandığı, Sağlık Bakanlığı Şişli Etfal Hastanesi’nin 05.01.2004 tarihli Sağlık Kurulu raporu ile sigortalıdaki rahatsızlıklar tesbit edilerek % 100 oranındaki maluliyetinin mevcut olduğunun belirlendiği, Bağkur Genel Müdürlüğü 21.04.2004 tarihli yazı ile sigortalıda belirlenen rahatsızlığın Kuruma sigortalı oluş tarihinden öncede mevcut olduğu tespit edildiğinden 1479 sayılı Yasanın 28/2 maddesi gereğince aylık isteminin red edildiği davacı tarafından 15.12.2004 tarihli dilekçe ile yeniden inceleme talebinde bulunulması üzerine şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastahanesi’nin 03.01.2005 tarihli Sağlık Kurulu raporuna göre sigortalının özür gurubunu göre tüm vucut fonksiyon kaybının % 100 olarak belirlendiği 10.02.2005 tarihli Kurum kararı ile istemin reddine karar verildiği itiraz üzerine Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kurulu’nun 23.02.2007 tarih ve 2006/666 K sayılı kararı ile sigortalının maluliyetini gerektiren hastalık ve rahatsızlıkla … kapsamına girmiş olduğundan 1479 sayılı Yasanın 28/2 maddesi gereğince maluliyet sigortası yardımlarından yararlanamayacağına karar verildiği, Mahkemece uyuşmazlık Adli Tıp Kurumuna götürülerek maluliyet oranının tespiti yönünden rapor istenildiği, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’nun 31.07.2009 tarihli raporu ile davacının beden çalışma gücünün en az 2/3’ünü kaybettiğinin bildirildiği …’a giriş tarihinin 27.02.1991 tarihi olduğu, 01.03.1985-01.09.1986 tarihleri arasında askerlik yaptığı, (E) sınıfı ehliyeti bulunduğu görülmüştür.
Davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Yasa’nın 28. Maddesidir. 1479 sayılı Yasa’nın 28 nci maddesi hükmüne göre, bu kanunun uygulanmasında çalışma gücünün en az üçte ikisini yitirdiği tespit edilen sigortalının malul sayılacağı, bu Kanuna tabi sigortalılığın başladığı tarihte malül sayılacak derecede hastalık veya arızası bulunduğu önceden veya sonradan tespit edilen sigortalının bu hastalık veya arızası nedeniyle malullük sigortası yardımlarından yararlanamayacağı bildirilmiştir.
Mahkemece, ilk defa sigortalı olduğu 27.02.1991 tarihinde davacıdaki mevcud arızanın çalışma gücünün 2/3 sini kaybettirecek düzeyde olup olmadığı araştırılmaksızın ve 2/3 oranında maluliyetinin başlangıç tarihi belirtilmeyen Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’nun raporu gereğince yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olmuştur.
Yapılacak iş; davacının (E) sınıfı ehliyet alırken aldığı Sağlık Kurulu raporu ile askere giderken alınan Sağlık Kurumu raporunu ilgili yerlerden getirtilerek Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden davacının … sigortalılığının başladığı 27.02.1991 tarihinde 2/3 oranında maluliyetinin bulunup bulunmadığını sormak, 2/3 maluliyetini gerektirir hastalıkla … kapsamına girdiği konusunda Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kurulu raporu ile Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’nun raporu arasında arasında çelişki bulunması halinde raporlar arasındaki çelişkiyi Adli Tıp Genel Kurulundan bu konuda rapor alarak gidermek davacının ilk defa sigortalı olduğu tarihde 2/3 oranında malul olmadığının anlaşılması halinde 2/3 orandaki maluliyete giriş tarihi Adli Tıp Kurumu raporu ile belirlenerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nededine göre davalı Kurum vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 15.02.2009 gününde oy birliği ile karar verildi.