Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2009/9373 E. 2010/5875 K. 24.05.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/9373
KARAR NO : 2010/5875
KARAR TARİHİ : 24.05.2010

MAHKEMESİ :… Mahkemesi

Davacı, 2147 sayılı Yasa uyarınca yaptığı borçlanma ve Türkiye’deki hizmetleride nazara alınarak 1.8.1993 tarihinden itabaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının ve yurt dışından emekli olduğu tarihten itibaren 3201 sayılı Yasa’ya göre yapmış olduğu borçlanmada nazara alınarak artırılması gerektiğinin tesbitiyle, aksi yöndeki kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerine göre, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine.
2-Dava, davacının 2147 sayılı Yasaya ve 3201 sayılı Yasaya göre yaptığı borçlanma ve Türkiye’deki hizmetleri nazara alınarak 506 sayılı Yasa gereğince 01.08.1993 tarihinden itibaren bağlanan ve Kurum tarafından yurda kesin dönüş yapmadığı gerekçesi ile iptal edilen yaşlılık aylığının 2147 sayılı Yasa uyarınca yaptığı borçlanma ve Türkiye’de ki hizmetleri nazara alınarak tahsis talebini takip eden ay başından itibaren bağlanması gerektiğinin ve yurt dışından emekli olduğu tarihten itibaren 3201 sayılı Yasaya göre yapılan borçlanmada nazara alınarak artırılması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının 2147 sayılı Kanuna göre yaptığı borçlanma gözetilerek 19.07.1993 tarihini takip eden ay başı olan 01.08.1993 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ile kesilen yaşlılık aylığının bu tarihten itibaren ödenmesi gerektiğinin tespitine ve davacının yurda kesin dönüş yaptığı tarih olan 01.01.2006 tarihinden itibaren 3201 sayılı Kanuna göre yaptığı hizmet borçlanması eklenmek sureti ile ödenmesine devam edilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Davacının davalı Kurumca 1.8.1993 tarihinde bağlanan ve 31.12.2005 tarihinde kesilen yaşlılık aylığı davacının 2147 ve 3201 sayılı Yasa’ya göre yaptığı borçlanma süresi ile Türkiye’de ki hizmet süresi toplamı esas alınıp bağlanmış olup 2147 sayılı Yasa’ya göre yaptığı borçlanma süresi ve Türkiye’de ki hizmeti gözetilerek bağlanacak aylıktan daha yüksek miktardadır. Bu nedenle mahkemece kesilen yaşlılık aylığının 1.8.1993 tarihinden itibaren ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’un 438/7.maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1. bendinin tümüyle silinerek yerine “1-Davacının 2147 sayılı Kanuna göre yaptığı borçlanma süresi ve Türkiye’de ki hizmet süresi gözetilerek 19.07.1993 tarihini takip eden ay başı olan 01.08.1993 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının ve bağlanan yaşlılık aylığının davacının yurda kesin dönüş yaptığı tarih olan 01.01.2006 tarihinden itibaren 3201 sayılı Kanuna göre yaptığı hizmet borçlanmasıda eklenmek sureti ile artırılarak ödenmesi gerektiğinin tespitine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 24.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerine göre, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine.
2-Dava, davacının 2147 sayılı Yasaya ve 3201 sayılı Yasaya göre yaptığı borçlanma ve Türkiye’deki hizmetleri nazara alınarak 506 sayılı Yasa gereğince 01.08.1993 tarihinden itibaren bağlanan ve Kurum tarafından yurda kesin dönüş yapmadığı gerekçesi ile iptal edilen yaşlılık aylığının 2147 sayılı Yasa uyarınca yaptığı borçlanma ve Türkiye’de ki hizmetleri nazara alınarak tahsis talebini takip eden ay başından itibaren bağlanması gerektiğinin ve yurt dışından emekli olduğu tarihten itibaren 3201 sayılı Yasaya göre yapılan borçlanmada nazara alınarak artırılması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının 2147 sayılı Kanuna göre yaptığı borçlanma gözetilerek 19.07.1993 tarihini takip eden ay başı olan 01.08.1993 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ile kesilen yaşlılık aylığının bu tarihten itibaren ödenmesi gerektiğinin tespitine ve davacının yurda kesin dönüş yaptığı tarih olan 01.01.2006 tarihinden itibaren 3201 sayılı Kanuna göre yaptığı hizmet borçlanması eklenmek sureti ile ödenmesine devam edilmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Davacının davalı Kurumca 1.8.1993 tarihinde bağlanan ve 31.12.2005 tarihinde kesilen yaşlılık aylığı davacının 2147 ve 3201 sayılı Yasa’ya göre yaptığı borçlanma süresi ile Türkiye’de ki hizmet süresi toplamı esas alınıp bağlanmış olup 2147 sayılı Yasa’ya göre yaptığı borçlanma süresi ve Türkiye’de ki hizmeti gözetilerek bağlanacak aylıktan daha yüksek miktardadır. Bu nedenle mahkemece kesilen yaşlılık aylığının 1.8.1993 tarihinden itibaren ödenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’un 438/7.maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1. bendinin tümüyle silinerek yerine “1-Davacının 2147 sayılı Kanuna göre yaptığı borçlanma süresi ve Türkiye’de ki hizmet süresi gözetilerek 19.07.1993 tarihini takip eden ay başı olan 01.08.1993 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının ve bağlanan yaşlılık aylığının davacının yurda kesin dönüş yaptığı tarih olan 01.01.2006 tarihinden itibaren 3201 sayılı Kanuna göre yaptığı hizmet borçlanmasıda eklenmek sureti ile artırılarak ödenmesi gerektiğinin tespitine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 24.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.