Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2009/5745 E. 2010/6061 K. 27.05.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/5745
KARAR NO : 2010/6061
KARAR TARİHİ : 27.05.2010

MAHKEMESİ :… Mahkemesi

Davacılar, murisinin … kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacılar ile davalılardan … Sigorta A.Ş. … … Sigorta A.Ş vekillerince temyiz edilmesi ve davalılardan … Sigorta A.Ş. vekillince de duruşma talep edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 435/2. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dava ,davacı dini nikahlı eş … ve …’ın babası sigortalı …’ın … kazası sonucu ölümü nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacıların miras bırakanının öldüğü … kazasında davalı işverenin istihdam ettiği … ‘in 5/8, karşı araç sürücüsü …’ın 3/8 oranında kusurlu olduğu sigortalının kusursuz olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği söz götürmez.
Bu ilkeler gözetildiğinde davacılar yararına daha fazla manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken her bir davacı yararına 3.500.00 TL manevi tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup daha uygun bir tazminata hükmedilmek üzere karar bozulmalıdır
2-Davalılar … … …ve … Sigorta A.Ş’nin temyizine gelince,
Karayolları Trafik Kanunu’nun 91.maddesi ile işletene ,sorumlulukların sağlanması amacıyla zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırma yükümlülüğü getirilmiş 97.madde ise zarara neden olan aracın zorunlu mali sorumluk sigortacısına karşı da zarar görenin doğrudan talep ve dava hakkı bulunduğu belirtilmiştir.Ancak,zorunlu trafik sigortacısının zarardan sorumluluğu 93.madde gereğince belirlenen teminat miktarı ile sınırlıdır.2918 Sayıl Karayolları Trafik Kanunu’nun 98,99 ve 108 .maddeleri ile Karayolları Trafik … Fonu Yönetmeliği’nin 12,13 ve 14.maddelerinde yazılı şekilde bir başvurunun varlığına karşın gerekli ödemenin yapılmaması halinde,davalı şirketin anılan düzenlemede öngörülen 8 … günlük yasal sürenin sonunda temerrüde düşeceği öngörülmüştür.
Davalılar … Sigorta A.Ş ve … … A.Ş’nin poliçe limitiyle sınırlı sorumlu olduğu ve davalı … şirketlerinin mükerrer ödemeyle sorumluluğunu önleyecek karar verilmesi gerektiği açıktır.Mahkemece bu konuda yeterli araştırma yapılmamıştır.
Gerçekten … veren ve her iki sigorta şirketi aleyhine maddi ve manevi zararın doğmasına neden olan trafik kazasında ölen kurum sigortalısının hak sahiplerine SGK tarafından bağlanan 57.042.55 TL peşin sermaye değerli gelirlerin rücuen tahsili için Kurum tarafından … 1…. Mahkemesinin 2007/3 E sayılı dosyasında dava açıldığı dosyanın henüz kesinleşmediği tarafların ileri sürümesinden anlaşılmaktadır.Öte yandan davalılardan … … A.Ş. mütevafanın anne ve babasının başvurusu üzerine anne için 4.407.00 TL baba için 5.510.00 ödeme yaptığını mütevefanın hak sahiplerine yaptıkları ödemeler nedeniyle sorumlu oldukları miktarın 37.531.95 TL olduğunu iddia edilmesine rağmen bu iddialar üzerinde durulmamıştır.
Yapılacak …; davalı … şirketlerinin mükerrer ödemeyle sorumluluğunu önleyecek şekilde ,davalıların mütevefanın hak sahiplerine yaptıklarını iddia ettikleri ödemeler üzerinde durulmalı,SGK tarafından açılan rücuen tazminat dosyasının sonucu beklenerek faiz başlangıç tarihi yönünden anılan yasal düzenleme uyarınca yapılacak inceleme sonucunda ortaya çıkacak duruma göre karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
Kabule göre davalıların yargılama masraflarından sorumluluğunun maddi tazminat ve poliçe limitiyle sorumlu olduğu gözetilmeksizin tüm yargılama masraflarından sorumlu tutulması doğru değildir.
O halde davacılar ve davalı … şirketleri … … A.Ş ve … Sigorta A.Ş’nin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 27.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.