Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2009/5017 E. 2010/4790 K. 26.04.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/5017
KARAR NO : 2010/4790
KARAR TARİHİ : 26.04.2010

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden … maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, 2006/259 Esas sayılı dosyada davacının davasının HUMK’nun 409/5. Maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına, 2007/1436 Esas sayılı dosyada manevi tazminat davasının reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Davacı iş kazası sonucu bedensel zarara uğraması nedeniyle maddi ve manevi zararının giderilmesini istemiştir
Mahkemece maluliyet oranı % 0 olduğundan maddi ve manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının 30.08.1997 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu … direğinden düşerek yaralandığı, SGK’ca olayın iş kazası olarak kabul edildiği, olay tarihindeki tedavi belgeleri bulunamaması nedeni ile Sağlık Bakanlığı Antakya Devlet Hastahanesi’nin 11.01.2008 tarihli raporu ile klinik bulgular ve röntgen bulgularına göre maluliyet gerekmeyecek şekilde yaralandığı anlaşılmaktadır.
Olayın iş kazası olduğu uyuşmazlık konusu değildir.
Bu yönüyle davanın yasal dayanağı belirgin olarak Borçlar Kanununun 47. ve 26.6.1966 gün ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme kararıdır. B.K.’nun 47.maddesinde, bedensel bütünlüğün bozulması halinde Hakimin, olayın özelliklerini göz önünde bulundurarak zarar görene adalete uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar vereceği öngörülmüştür. Bedensel bütünlük, eş değişle vücut bütünlüğü kavramının fiziksel bütünlük yanında ruhsal bütünlüğü ve sağlığı da kapsadığı tartışmasızdır. Olayın özelliklerinin neler olduğu 22.06.1966 gün 1966/7-7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nda açıklanmıştır. Bunlar her olayda değişebildiğinden hakimin, kararında bu özellikleri, objektif ölçülere göre göstermesi gerekir. Anılan maddeye ve İçtihadı Birleştirme kararına göre, manevi tazminata hükmedilmesi için 1-Eylem, 2-Zarar 3-Zarar ile eylem arasında illiyet bağı 4-Eylemin Hukuka aykırı olması 5- İşçinin cismani zarara uğraması koşuldur.
Somut olayda, davacının zararlandırıcı sigorta olayında … çarpması sonucu direkten düştüğü ve vücut bütünlüğünün zarara uğramış olduğu, maluliyet oranı %0 olsa dahi üzüntü ve elem duyacağı, ruh bütünlüğünün ihlali, de cismani zarar kavramına dahil bulunduğu söz götürmez.
Yukarıda anılan koşullar oluştuğuna göre davacı yararına bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile talebinin tümden reddedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 26.04.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.