Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2009/4579 E. 2010/5294 K. 04.05.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/4579
KARAR NO : 2010/5294
KARAR TARİHİ : 04.05.2010

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (…) Mahkemesi

Davacı, murisinin … kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Davacılar yakınları olan …’in davalılara ait işyerinde ölümü ile sonuçlanan ve … kazası olduğunu iddia ettikleri zararlandırıcı olay nedeniyle uğradıkları maddi ve manevi zararlarının hüküm altına alınmasını talep etmişler, mahkemece hükümde yazılı şekilde bir kısım talebin kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamıştır.
3308 sayılı Çıraklık ve Mesleki Eğitim Kanunu’nun 18. maddesinde yirmi ve daha fazla personel çalıştıran işletmelerin, çalıştırdıkları personel sayısının yüzde beşinden az yüzde onundan fazla olmamak üzere mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumu öğrencilerine beceri eğitimi yaptıracağı, 25. maddesinde aday çırak, çırak ve öğrencilerin eğitimi sırasında işverenin kusuru halinde meydana gelecek … kazaları ve meslek hastalıklarından işverenin sorumlu olduğu, aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrencilere sözleşmenin akdedilmesi ile 506 sayılı Yasa’nın … kazaları ve meslek hastalıkları ile hastalık sigortaları hükümlerinin uygulanacağı, sigorta primlerinin Milli Eğitim Bakanlığınının Bütçesine konulan ödenekten karşılanacağı, aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler hakkında 506 sayılı Yasa’nın 23.,24., 35. ve 42. madde hükümlerinin uygulanmayacağı bildirilmiş, 22.05.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4857 sayılı Yasa’nın 4/f maddesinde bu Kanunun işçi sağlığı ve güvenliği hükümleri saklı kalmak üzere çıraklar hakkında uygulanmayacağı bildirilmiştir. Her ne kadar 506 sayılı Yasa’nın 3/1-H maddesinde resmi meslek ve sanat okullarıyla, yetkili resmi makamların müsadesiyle kurulan meslek veya sanat okullarında tatbiki mahiyetteki yapım ve üretim işlerinde çalışan öğrencilerin sigortalı sayılmayacakları bildirilmiş ise de bu öğrencilerin okul dışındaki işyerlerinde çalıştırılmaları halinde gerek hastalık gerekse … kazaları ve meslek hastalıkları yönünden … kazası ve meslek hastalığı sigorta koluna tabi (kısa vadeli sigorta kolları) sigorta olacağı açıktır. 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa’nın 5/b maddesinde ise 3308 sayılı Yasa’da belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler hakkında … kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortasının uygulanacağı,
meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenim sırasında zorunlu staja tabi tutulan öğrenciler hakkında … kazası ve meslek hastalığı sigortasının uygulanacağı ve bu bentte sayılanların 4. Maddenin 1/a bendi kapsamında sigortalı sayılacağı bildirilmiştir.
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) öncelikle zararlandırıcı sigorta olayının … kazası niteliğinde olup olmadığı, haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından hak sahiplerine bağlanan gelirin hükme en yakın tarihteki peşin sermaye değerinin hüküm tarihine en yakın tarihteki verilere göre belirlenen tazminattan düşülmesi gerektiği Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir.
5510 sayılı Yasa’nın 13. maddesinde … kazasının 4 ncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5 nci madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından bunları çalıştıran işveren tarafından, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal ve Kuruma en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde … kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile doğrudan ya da taahhütlü posta ile bildirilmesinin zorunlu olduğu, … kazasının işverenin kontrolü dışındaki yerlerde meydana gelmesi halinde bu sürenin … kazasının öğrenildiği tarihten başlayacağı, Kuruma bildirilen olayın … kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında bir karara varılabilmesi için gerektiğinde, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık … Müfettişleri vasıtasıyla soruşturma yapılabileceği, 5510 sayılı Yasa’nın 20 nci maddesinde ise … kazasına bağlı nedenlerden dolayı ölen sigortalının hak sahiplerine gelir bağlanacağı bildirilmiştir.
Öte yandan kazalının ölüm tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Yasa’nın 12. maddesinde sigortalının … kazası sonucu ölümü halinde hak sahiplerine gelir bağlanacağı, bildirilmiş 506 sayılı Yasa’nın 24. maddesinde ” geçimi sigortalı tarafından sağlandığı belgelenen ana ve babasına” ibareleri 29.7.2003 tarihli 06.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4958 sayılı Yasa’nın 35. maddesi ile değiştirilerek ” sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi çalışmayan veya 2022 sayılı Yasa’ya göre bağlanan aylık hariç olmak üzere bunlardan her ne ad altında olursa olsun gelir veya aylık almayan ana ve babasına” ibareleri getirilmiştir. Bu tür yasaların yürürlüğe girmeleri ile birlikte derhal tesirini husule getireceği tartışmasızdır. Bu gibi durumlarda kanunların geriye yürümesi değil ani etkisi söz konusudur. H.G.K.’nun 06.04.2005 tarihli, 2005-10-183 Esas, 2005-241 Karar nolu kararıda bu yöndedir.Bu durumda aylık bağlama hakkını doğuran olayın sözü edilen yasa değişikliği olduğu gözetilerek şartlar oluşuyor ise ölüm tarihi yasanın yürürlüğe girdiği tarihten sonra ise aylığın ölüm tarihini takip eden aybaşından, ölüm tarihi yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce ise aylığa yasanın yürürlüğe girdiği tarihi takip eden aybaşı olan 01.09.2003 tarihinden itibaren hak kazanılacağının kabulü gerekir.Paralel düzenleme 5510 sayılı Yasa’nın 16/1-c maddesinde … kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine gelir bağlanacağı 34/1-d maddesinde ise hak sahibi eş ve çocuklardan artan hisse bulunması halinde her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması ve diğer çocuklarından hak kazanılan gelirler ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/ veya aylık bağlanmamış olması şartıyla ana ve babaya ana ve babanın 65 yaşın üstünde olması halinde ise artan hisseye bakılmaksızın gelir bağlanacağı bildirilmiştir.
Somut olayda 18.11.2000 tarihinde cereyan eden … kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Davacı taraf kazalının işyerinde staj yapan meslek lisesi öğrencisi olduğunu, davalı yan ise kazalının işyeri ve işverenle herhangibir hizmet ilişkisi bulunmadığını savunmaktadır. Kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın … kazası niteliğince olup olmadığının ve ölen kazalının staj yapan bir öğrencimi yoksa tam sigorta kollarına tabi bir işçi mi olduğunun tespiti ön sorundur. … kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir.
Yapılacak …; davacılara … kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca … kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “… kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, mahkemenin görevli olup olmadığı da değerlendirilirek bir karar vermek, olayın Kurumca … kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise Kurumca ölen kazalının 506 sayılı Yasa’nın 2. Maddesinde tüm sigorta kollarına tabi işçi olarak çalıştığının kabul edilmesi halinde davacılara Kuruma müracaat ederek … kazası sigorta kolundan ölüm geliri bağlanması için önel vermek Kurumca ölen kazalının stajyer öğrenci olarak çalıştığının kabul edilmesi halinde ise Borçlar Kanununun 45.maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil eylemli bir durumu amaç tuttuğundan bir kimseye eylemli, düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların normal akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecektede bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılacağından ve destek tazminatının sözkonusu olabilmesi için yardım yapılacakların “bakım ihtiyacı” içinde bulunmaları gerekeceğinden davacılara … kazası sigorta kolundan ölüm geliri bağlanmayacağı gözetilerek davacıların bakım ihtiyacı içinde olup olmayacakları araştırılıp belirlenerek çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir.
Kabule göre de, haksız fiil nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararların giderilmesi talebi ile açılan davaların … Mahkemelerinin görev alanına girmediği, kusur raporlarında açıkça kusurlu olduğu anlaşılan davalı … Ltd. Şt. yönünden davanın reddinin mümkün bulunmadığı gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacıların öteki itirazların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 04.05.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.