YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/38
KARAR NO : 2010/1402
KARAR TARİHİ : 15.02.2010
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, yurtdışı hizmetlerini 3201 sayılı Yasa’ya göre SSK nezdinde borçlanma hakkının olduğunun tespiti ile aksine kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Davacı, yurtdışında (Almanya’da) geçen hizmetlerini 3201 sayılı Yasa’ya göre Sosyal Sigortalar Kurumu nezdinde borçlanma hakkının mevcut olduğu hususunun tesbitini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının 16.12.1970-01.11.1990 tarihleri arasında Almanya’da çalıştığı, 07.05.2008 tarihinde yurt dışında bulunduğunu beyan ederek 07.05.2008 tarihinde … Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü’ne borçlanma talebinde bulunduğu, davacının yurtdışına çıkmadan önce Türkiye’de 01.02.1969-29.05.1970 tarihleri arasında T.C. Emekli Sandığı mensubu olarak çalıştığı, T.C. Emekli Sandığı tarafından Türk-Alman Sosyal Güvenlik Sözleşmesi uyarınca sandıklarına tabi 1 yıl 4 aylık hizmeti ile yurt dışındaki 18 yıllık çalışması nazara alınarak 01.11.1995 tarihi itibariyle kısmi yaşlılık aylığı bağlandığı, davalı Kurumun, Türkiye’de en son T.C. Emekli Sandığı’na tabi olarak çalıştığından bahisle davacının yurtdışı borçlanma işlemleri yapılmak üzere belgelerini 24.04.2008 tarihli yazı ile Emekli Sandığı Hizmet Borçlanması ve İşlemleri Dairesi Başkanlığı’na gönderdiği anlaşılmaktadır.
Davacının borçlanma talebinde bulunduğu 07.05.2008 tarihinde yürürlükte bulunan 3201 sayılı Yasa’nın 4958 sayılı Yasa’nın 56. maddesi ile değişik 3. maddesine göre,
1-Halen yurt dışında bulunanlar;
a)Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye’de herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi çalışması olmayanlar Sosyal Sigortalar Kurumuna,
b)Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye’de son defa prim, kesenek ve karşılık ödenen sosyal güvenlik kuruluşuna,
c)Ev kadınları …’a,
Yazılı olarak müracaat etmek suretiyle borçlanabilirler.
2-Türkiye’ye döndükten sonra yurtdışında geçen hizmetlerini borçlanmak isteyenler;
a)Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmayanlar, Sosyal Sigortalar Kurumuna,
b)Müracaat tarihinde çalışmakta olanlar tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna,
c)Başvuru tarihinde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmamakla birlikte yurda dönüş tarihinden sonraki çalışmalarından dolayı son defa tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna,
d)Hizmetlerinden bir kısmı yurt dışında iken borçlananlardan kalan hizmetlerini yurda dönüş yaptıktan sonra borçlanmak isteyenler ilk borçlanmayı yapan sosyal güvenlik kuruluşuna,
e)Ev kadınları …’a,
Yazılı olarak müracaat etmek suretiyle borçlanabilirler.
3-Hak sahiplerinin borçlanması, yurt dışında çalışmakta iken veya yurda dönüş yaptıktan sonra ölenlerin hak sahipleri ilgili sosyal güvenlik kuruluşuna müracaat etmek suretiyle bu Kanunla getirilen haklardan yararlanırlar.
Davacının yurtdışı çalışmalarını borçlanmak için başvurduğu 16.04.2008 tarihinde yukarıda belirtilen 3201 sayılı Yasa’nın 4958 sayılı Yasa ile değişik 3. maddesi yürürlükte bulunmaktadır. Anılan maddenin başlığı “Başvurulacak Kuruluşlar” olup, yurt dışı borçlanması yapmak isteyenleri öncelikle üç gruba ayırmış ve bu üç grubu da kendi içerisinde alt gruplara ayırmıştır. Öncelikle anılan maddenin 1. bendinde halen yurt dışında bulunanların, 2. bendinde Türkiye’ye döndükten sonra yurtdışında geçen hizmetlerini borçlanmak isteyenlerin ve 3. bendinde de hak sahiplerinin borçlanması düzenlenmiştir. Halen yurt Dışında bulunanlardan yurtdışında geçen hizmetlerini borçlanmak isteyenlerin, Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye’de herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi çalışması olmayanlar Sosyal Sigortalar Kurumuna, Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye’de son defa prim, kesenek ve karşılık ödenen sosyal güvenlik kuruluşuna ve Ev kadınları …’a yazılı olarak müracaat etmek suretiyle borçlanabileceği öngörülmüştür. Bu durumda, 3201 sayılı Yasa’nın 3. maddesinin 1. bendinin (b) alt bendinde yer alan “Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye’de son defa prim, kesenek ve karşılık ödenen sosyal güvenlik kuruluşuna,” ibaresine göre borçlanma talep tarihinde henüz Türkiyeye dönüş yapmamış olan davacının, yurtdışına çıkmadan önce Türkiye’de 16.12.1970-01.11.1990 tarihleri arasında T.C. Emekli Sandığı mensubu olarak çalıştığından, 3201 sayılı Yasa’nın 4958 sayılı Yasa’nın 56. maddesi ile değişik 3. maddesinin 2/a bendi kapsamına girmemekte olup, T.C. Emekli Sandığı’na yurt dışı borçlanması yapması gerekmektedir.
Kaldı ki, 5754 sayılı Yasa’nın 79. maddesi ile 3201 sayılı Yasa’nın 3. maddesi 08.05.2008 tarihinden itibaren değişmiş ve 3201 sayılı Yasa’nın 1. maddesinde belirtilenler ile yurt dışında çalışmakta iken veya yurda kesin dönüş yaptıktan sonra ölenlerin Türk Vatandaşı olan hak sahipleri sigortalının Türkiye’de hiçbir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi çalışması yoksa Sosyal Güvenlik Kurumu’na, Türkiye’de çalışması varsa en son tabi olduğu sosyal güvenlik kuruluşuna müracaat etmek suretiyle bu yasa ile getirilen haklardan yararlanacağı, sosyal güvenlik sözleşmeleri uygulanmak suretiyle kendilerine veya hak sahiplerine kısmi aylık bağlanmış olanların borçlanma işlemlerinin aylık aldıkları sosyal güvenlik kuruluşunca yapılacağı hükmü öngörülmüştür.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan ve özellikle Kurum işleminin yerinde olduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.02.2010 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dava, 3201 sayılı Yasa gereğince 16.12.1970-1.11.1990 tarihleri arasında geçen yurtdışı çalışmalarını borçlanmak isteyen davacının bu borçlanmayı Sosyal Sigortalar Kurumuna yapabileceğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 1.2.1969-29.5.1970 tarihleri arasında TC Emekli Sandığına tabi olarak çalıştığı, Türk-Alman Sosyal Güvenlik Sözleşmesi gereği davacıya 1.11.1995 tarihi itibariyle sözleşme aylığı bağlandığı, davacının Sosyal Sigortalar Kurumu kayıtlarına 7.5.2008 tarihinde giren dilekçesi ile yurtdışında geçen çalışmalarını borçlanmak talebinde bulunduğu, Sosyal Sigortalar Kurumunca davacının Türkiye’de en son TC Emekli Sandığına tabi çalıştığı gerekçesiyle dilekçesinin TC Emekli Sandığına gönderildiği, anılan sandık tarafından da bu talebin 5434 sayılı Yasa’nın 40. maddesinde iştirakçilerinin yaş haddi 65 olarak belirlendiğinden 29.10.1935 doğumlu olan davacının talep tarihi itibariyle 65 yaşını doldurduğu gerekçesiyle reddedilmesi üzerine bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Borçlanma talep tarihinde yürürlükte bulunan 3201 sayılı Yasa’nın 4958 sayılı Yasa’nın 56. maddesi ile değişik 3. maddesinde,
1-Halen yurt dışında bulunanların;
a)Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye’de herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi çalışması olmayanların Sosyal Sigortalar Kurumuna,
b)Yurt dışına çıkmadan önce Türkiye’de son defa prim, kesenek ve karşılık ödenen sosyal güvenlik kuruluşuna,
c)Ev kadınlarının …’a,
Yazılı olarak müracaat etmek suretiyle borçlanabilecekleri,
2-Türkiye’ye döndükten sonra yurtdışında geçen hizmetlerini borçlanmak isteyenlerin;
a)Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmayanların, Sosyal Sigortalar Kurumuna,
b)Müracaat tarihinde çalışmakta olanların tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna,
c)Başvuru tarihinde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmamakla birlikte yurda dönüş tarihinden sonraki çalışmalarından dolayı son defa tabi oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna,
d)Hizmetlerinden bir kısmı yurt dışında iken borçlananlardan kalan hizmetlerini yurda dönüş yaptıktan sonra borçlanmak isteyenlerin ilk borçlanmayı yapan sosyal güvenlik kuruluşuna,
e)Ev kadınlarının …’a,
yazılı olarak müracaat etmek suretiyle borçlanabilecekleri,
3-Hak sahiplerinin borçlanmasının; yurt dışında çalışmakta iken veya yurda dönüş yaptıktan sonra ölenlerin hak sahiplerinin ilgili sosyal güvenlik kuruluşuna müracaat etmek suretiyle bu Kanunla getirilen haklardan yararlanacakları bildirilmiştir.
3201 sayılı Yasa’nın 3. maddesi 17.4.2008 tarihli 5754 sayılı Yasa’nın 79. maddesi ile değiştirilmiş ise de bu değişiklik 08.05.2008 tarihinde yürürlüğe girdiğinden davacının 7.5.2008 talep tarihine göre ihtilafa uygulanma olanağı bulunmamaktadır.
Borçlanma talep tarihinde halen yurtdışında bulunanlar ile Türkiye’ye döndükten sonra talepte bulunanların borçlanabilecekleri Sosyal Güvenlik Kuruluşu’nun tespiti farklı kurallara tabi olup davacı talep tarihinde yurtdışında ise 3201 sayılı Yasa’nın 3/1-b maddesi gereğince yurtdışına çıkmadan önce Türkiye’de son defa prim kesenek ve karşılık ödenen sosyal güvenlik kuruluşu olan TC. Emekli Sandığına, Türkiye’ye dönmüş ise anılan yasanın 3/2-a maddesi gereğince borçlanma talep tarihinde herhangi bir sosyal güvenlik kuruşuna tabi olmadığından Sosyal Sigortalar Kurumuna borçlanabilecektir.
Somut olayda borçlanma talebinin Kurucaşile Noterliğinden 6.5.2008 tarihinde davacı tarafından verilen vekaletnameye dayanılarak 7.5.2008 tarihinde avukatı tarafından davalı Kuruma verilen dilekçe ile yapıldığı, vekaletnamede davacının adresinin “Esnaf Kefalet Odası Başkanlığı, Kurucaşile” olarak gösterildiği, TR-4 formuna göre davacının 31.10.1990 tarihine kadar yurtdışında çalıştığı, 31.10.1995 tarihine kadar işsizlik yardımı aldığı, 1.11.1995 tarihinde de kendisine sözleşme aylığı bağlandığı, davacının borçlanma talep tarihinde yurtdışında bulunduğuna ilişin dosyada herhangi bir delil bulunmadığı gibi davalı Kurumca da böyle bir iddia ileri sürülmediği görülmektedir.
Bu durumda davacı talep tarihinde Türkiye’de olduğundan yurtdışındaki çalışmaları Sosyal Sigortalar Kurumuna borçlanma hakkına sahip olup mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla onanması görüşünde olduğumuzdan Sayın Çoğunluğun davacının talep tarihinde yurtdışında olduğuna ilişkin dayanağı olmayan bozma kararına katılmıyoruz. 15.02.2010