Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2009/2036 E. 2009/6262 K. 04.05.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/2036
KARAR NO : 2009/6262
KARAR TARİHİ : 04.05.2009

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk(İş)Mahkemesi

Davacı,1.1.1987-23.6.1992 tarihleri arasında tarım … sigortalısı olduğunun karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine.
2-Dava davacının 1.1.1987-23.6.1992 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa’ya bu tarihten sonrada 506 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı olduğunun ve …’a prim borcu bulunmadığının tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının 1.1.1987-1.5.1992 tarihleri arasında 506 sayılı Yasa’ya tabi çalışmaları dışında tarım … sigortalısı olduğunun tesbitine karar vermiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım … hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 58 yaşını dolduran kadınlarla, 60 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım … sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek …’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. …’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan … ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır.
Gerçekten Tarım … sigortası kapsamında kesintisiz tarımsal faaliyetin bulunduğunun anlaşıldığı hallerde, 506 sayılı Yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmaların 2926 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı tümden sona erdirmeyeceği, 2926 sayılı Yasanın 36 ve 10.maddesindeki şartlarında gerçekleşmesi halinde 506 sayılı Yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmalar dışında kalan süreler bakımından Tarım … sigortalısı olunduğunun kabulünün gerekeceği, 506 sayılı Yasa kapsamındaki çalışmaların uzun süreli olduğu hallerde ise, tarımsal faaliyetin kesintiye uğradığının ve SSK’lı çalışmanın sona ermesinden sonra, 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın yeniden başlatılabilmesi için, doğrudan prim yatırılması veya aynı yasanın 36.maddesine göre ürün bedelinden tevkifat yapılması yoluyla yeniden kayıt ve tescil yolundaki iradenin ortaya konulması gerektiği Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Yapılan incelemede davacının, davalı kuruma 1.1.1987 tarihinde 2926 sayılı Yasa’ya tabi zorunlu tarım … sigortalısı olarak kayıt ve tescilinin yapıldığı, davalı kurumca davacının 13.5.1989-27.6.1989 tarihleri arasında 506 sayılı Yasa’ya tabi zorunlu sigortalı çalışmaları nedeniyle 12.5.1989 tarihi itibariyle tarım … sigortalılığının durdurulduğu, prim ödemesi nazara alınarak 01.05.1992 tarihinden itibaren … sigortalılığının bulunduğu, yeniden başlatılıp 22.6.1992 taRihinde terkin edildiği, 23.06.1992 tarihinden dava tarihine kadar kısa süreli ve aralıklı 506 sayılı Yasa’ya tabi zorunlu ve isteğe bağlı sigortalılığın bulunduğu, ziraat odası kaydının 23.6.1992 tarihinde başlayıp devam ettiği tarımsal faaliyetinin muhtar ilmühaberi ile 1.1.1987 tarihinden itibaren devam ettiğinin bildirildiği, çay fabrikasına 2001 yılından itibaren ürün sattığı ancak prim kesintisinin olmadığı tarım kredi Koop. kaydı , fiskobirlik kaydı, tapu kaydı, Belediye özel idareden zirai arazi emlak vergi kaydının sorulmadığı, zabıta araştırması yapılmadığı görülmektedir.
Davacının 506 sayılı Yasa’ya tabi çalışmaları kısa süreli olduğundan tarımsal faaliyetine devam etmesi halinde 506 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı olduğu süreler dışında 2926 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı olduğunun kabulü gerekir. Ancak kısa süreli çalışmasının bittiği 27.6.1989 tarihinden sonra 2926 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı olarak sayılabilmesi için tarımsal faaliyetinin devam ettiğinin kanıtlanması gerekir.
Yapılacak İş; davacının 1.1.1987 tarihinde tarım … sigortalısı olarak tescilinin yapıldığı nazara alınarak çay işletmelerinde üretici kaydının olup olmadığı (ÇAYKUR), tarım kredi kooperatifi ve birliklerine ortak olup olmadığı, olmuşsa başlangıç bitiş tarihleri, 2926 sayılı Yasa’nın 10. Maddesinde belirtildiği üzere tapuda kayıtlı zirai arazisinin olup olmadığı varsa intikal (edinme) tarihleriyle tapu dairesinden, zirai arazi emlak vergi kaydı olup olmadığının belediye, zilyetliğinde Hazine’den kiralanmış zirai arazi olup olmadığını özel idareden veriliş tarihleriyle sormak, zabıta araştırması yapmak, sonuçta 27.6.1989 tarihinde veya öncesinde kayıtlardan birinin bulunduğunun anlaşılması halinde SSK’na tabii çalışmaları dışlanmak suretiyle sonuca gitmektir.
Mahkemece yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 4.5.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.