YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/17080
KARAR NO : 2011/517
KARAR TARİHİ : 26.01.2011
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacılar, iş kazası sonucu maluliyetten doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere ve temyiz nedenlerine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava işkazasına uğrayan davacının maddi ve manevi, yakınlarının manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir
Mahkemece maddi tazminat talebinin ıslah dilekçesi doğrultusunda kabulüne, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı … yararına 15.000,00 TL, davacılar Selma Keçelioğlu ve Cengiz Keçelioğlu yararına 2.000,00’er TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
Davacının iş kazası sonucu % 6 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı olayda davacının % 25 ,davalı işverenin % 75 oranında kusurlu olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Borçlar Kanununun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı , olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, bunun yanında olayın işverenin işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini yeterince almamasından kaynaklandığı da gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23/06/2004, 13/291-370 )
Bu ilkeler gözetildiğinde davacı … yararına 6.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken 15.000,00 TL’sına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının tümüyle silinerek yerine,
“1-Maddi tazminat isteği ile ilgili olarak dava dilekçesi ve ve ıslah dilekcesi dikkate alınarak davanın kabulü ile 14.168,61 TL alacağın davalı taraftan alınarak davacı …’e verilmesine, alacağa 15.10.2004 olay tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine,
2-Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, davacı … yararına 6.000,00 TL manevi tazminatın 15/10/2004 olay tarihinden itibaren yürütülecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazla talebin reddine,
3-Manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, davacılar Cengiz Keçelioğlu ve Selma Keçelioğlu yararına 2.000,00’er TL manevi tazminatın 15/10/2004 olay tarihinden itibaren yürütülecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, fazla talebin reddine,
4-Alınması gereken 1.305,10 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 540,00 TL harcın ve 192,00 TL ıslah harcının mahsubu ile kalan 573,10 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Davacılar tarafından peşin yatırılan 12,20 TL başvuru ve 540,00 TL nispi karar ve ilam harcı ile 192,00 TL ıslah harcından oluşan toplam 744,20 TL harcın davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hüküm altına alınan maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.723,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı …’na ödenmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 720,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacı …’na ödenmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 720,00 TL avukatlık ücretinin davacı …’ndan alınarak davalıya ödenmesine,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hüküm altına alınan manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 575,00’er TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacılar Cengiz Keçelioğlu ve Selma Keçelioğlu’na ödenmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince ret edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 575,00’er lb TL avukatlık ücretinin davacılar Cengiz Keçelioğlu ve Selma Keçelioğlu’ndan alınarak davalıya ödenmesine,
11-Davacı tarafından yapılan 292,40 TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre 134,95 TL ‘lik bölümünün davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, kalan kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına
12-Davalı tarafından yapılan 12,00 TL yargılama giderinden kabul ve ret oranına göre 6,46 TL ‘lik bölümünün davacılardan alınarak davalıya ödenmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına, ” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıya yükletilmesine, 26/01/2011 gününde oybirliğiyle ile karar verildi.