YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/16537
KARAR NO : 2010/239
KARAR TARİHİ : 19.01.2010
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, meslek hastalığı sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava meslek hastalığı sonucu sürekli işgöremezliğe uğrayan davacının 15.300,00 TL manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin aynen kabulüne karar verilmiştir.
Davacının meslek hastalığı sonucu %19,2 oranında sürekli iş göremezliğe uğradığı hastalığın kaçınılmazlık sonucu oluştuğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile sigortalıya verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı davacının sürekli iş göremezlik oranı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği de söz götürmez.
Bu ilkeler gözetildiğinde davacı yararına 12.000,00 TL TL manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken 15.300,00 TL’sına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
-/-ONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının tümden silinerek yerine;
“1-Davacının meslek hastalığı sonucu %19,2 oranında maluliyeti nedeniyle takdiren 12.000,00 TL manevi tazminatın 7.4.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesi,fazla talebin reddine,
2-Alınması gereken 648,00 TL karar ve ilam harcından davacıdan peşin alınan 206,60 TL harcın indirilmesi ile bakiye 441,40 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,davacıdan alınan 206,60 TL peşin harç ile 15,60 TL başvurma harcı toplamı 222,20 harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1,440,00 TL nisbi avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,red edilen miktar üzerinden 575,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
4-Davacı tarafından yapılan 11.50 TL yargılama giderinden red ve kabul oranına göre takdiren 8.00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına”rakam ve sözcüklerin yazılmasına hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 19.1.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.