Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2009/1568 E. 2010/1485 K. 16.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/1568
KARAR NO : 2010/1485
KARAR TARİHİ : 16.02.2010

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, 30.3.1988- 26.11.1993 tarihleri arası hizmetlerinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R

Davacı; 30.03.1988-26.11.1993 döneminde gelir vergisi mükellefi olarak kendi nam ve hesabına bağımsız çalışması nedeni ile 15.04.1992 tarihinde 0596097903 Bağ Kur sicil numarası altında 600.000TL prim ödediğini, ancak bu primin tescile konu edilmediğini, dolayısı ile bu sürenin sigortalılık süresine dahil edilmediğini belirterek; 30.03.1988-26.11.1993 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında Bağ Kur sigortalısı olduğunun tesbitini talep etmiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de bu sonuç usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden davacının 30.03.1988-26.11.1993 döneminde vergi kaydının bulunduğu, davacı tarafından 0596097903 Bağ Kur sicil numarası altında 15.04.1992 tarihinde Vakıflar Bankası Pendik Şubesine 600.000 TL olmak üzere 1. basamaktan prim ödendiği anlaşılmaktadır.
Davacının 30.03.1988-26.11.1993 döneminde vergi kaydı bulunduğuna göre 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesine göre davalı kurumca resen Bağ- Kur sigortalısı sayılması gerekir. Kurumun herhangi bir başvuruya gerek olmaksızın re’sen tescil yükümlülüğü bulunmaktadır.Davacı anılan dönemle ilgili olarak 0596097903 Bağ Kur sicil numarası altında 15.04.1992 tarihinde Vakıflar Bankası Pendik Şubesine 600.000 TL olmak üzere 1. basamaktan prim ödendiğine göre prim ödemesinin tescil talebi yerine geçtiğinin kabulü zorunludur.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 16.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.