Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2009/1479 E. 2009/8210 K. 08.06.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/1479
KARAR NO : 2009/8210
KARAR TARİHİ : 08.06.2009

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, talep tarihini takip eden aybaşından itibaren 506 sayılı Yasa’yagöre yaşlılık ayılığı almaya hak kazandığının tespitiyle, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının tahsis talep tarihini takip eden aybaşından itibaren 506 sayılı Yasa’ya göre yaşlılık aylığına hak kazandığının tesbiti istemine ilişkin olup, birikmiş aylığın faizine ilişkin hak saklı tutulmuştur.
Mahkemece davacıya 1.6.2006 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına, faizle ilgili haklarının istem gibi saklı tutulmasına karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 31.1.2000 tarihli giriş bildirgesi üzerine 30.12.1999 tarihi itibariyle 1479 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı olarak kayıt ve tesCil edildiği 16.6.2002 tarihinde terkin edilmek suretiyle 2 yıl 5 ay 16 gün zorunlu esnaf … sigortalılığının bulunduğu, davacının 17.3.1967 tarihinde başlayan ilk sigortalı çalışması ve 2007 yılı çalışmaları hariç olmak üzere 4.5.2006 tahsis tarihi itibariyle 3286 gün 506 sayılı Yasa’ya tabi zorunlu sigortalı çalışmasının bulunduğu, 4.5.2006 tarihinde 28.7.1969-28.3.1971 tarihleri arası dönemde yaptığı askerliğinin 360 gününü SSK’ya borçlanıp ödediği, 4.5.2006 tarihli SSK’ya yapmış oldu tahsis başvurusunun, kurumca …’dan hizmetinin bildirilmediği belirtilerek reddedildiği, anlaşılmaktadır.
Sosyal Güvenlik Kurumlarına tabi olarak geçen hizmetlerin birleştirilmesi hakkındaki 2829 sayılı Kanunun aylık bağlayacak Kuruma ilişkin 8.maddesinde; Birleştirilen hizmet süreleri toplamı üzerinden ilgililere son 7 yıllık fiili hizmet süresi içinde fiili hizmet süresi fazla olan Kurumca, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise, sonuncusunun tabi olduğu Kurumca kendi mevzuatına göre, aylık bağlanıp ödeneceği açıkça belirtilmiştir.
Somut olayda, davacıya 506 sayılı Yasa’ya göre yaşlılık aylığı bağlanmasına dair verilen karar yerinde ise de; davacının 3600 prim ödeme gün sayısı, 15 yıl sigortalılık süresi ve 57 yaş koşullarını tamamladığı 01.07.2006 tarihinden geçerli olmak üzere 506 sayılı Yasa’nın geçici 81. maddesinin C/bb fıkrası uyarınca, kısmi yaşlılık aylığına hak kazandığına karar verilmesi gerekirken, 1.6.2006 tarihinde hak kazandığının tesbitine karar verilmesi ve aylığın tam aylık mı kısmi aylık mı olduğunun hüküm yerinde belirtilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K’nun 438/7.maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, hüküm fıkrasının 1.bendinin silinerek yerine;
“1-Davacının 1.7.2006 tarihi itibariyle 506 sayılı Yasa’nın geçici 81. maddesinin C/bb fıkrası uyarınca, kısmi yaşlılık aylığına hak kazandığının tesbitine, Aylıktan doğan faiz alacağı haklarının saklı tutulmasına,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, kararın bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 08.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.