Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2009/14228 E. 2009/16552 K. 17.12.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/14228
KARAR NO : 2009/16552
KARAR TARİHİ : 17.12.2009

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı,ilk kesinti tarihinden itibaren tarım … sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının ilk prim kesintisinin yapıldığı tarihi takip eden ay başından dava tarihine kadar tarım … sigortalısı olduğunun tesbiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının 01.08.2000-31.07.2000 ve 01.06.2003-07.06.2006 tarihleri arasında tarım … sigortalısı olduğunun tespitine fazla istemin reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım … hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre, sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 58 yaşını dolduran kadınlarla, 60 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım … sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır. Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek …’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. …’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre, kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan … ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır.
Gerçekten Tarım … sigortası kapsamında kesintisiz tarımsal faaliyetin bulunduğunun anlaşıldığı hallerde, 1479 sayılı Yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmaların 2926 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığı tümden sona erdirmeyeceği, 2926 sayılı Yasanın 36 ve 10.maddesindeki şartlarında gerçekleşmesi halinde 1479 sayılı Yasa kapsamındaki kısa süreli çalışmalar dışında kalan süreler bakımından Tarım … sigortalısı olunduğunun kabulünün gerekeceği, 1479 sayılı Yasa kapsamındaki çalışmaların uzun süreli olduğu hallerde ise, tarımsal faaliyetin kesintiye uğradığının ve çalışmanın sona ermesinden sonra, 2926 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın yeniden başlatılabilmesi için, doğrudan prim yatırılması veya aynı yasanın 36.maddesine göre ürün bedelinden tevkifat yapılması yoluyla yeniden kayıt ve tescil yolundaki iradenin ortaya konulması gerektiği Dairemizin giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının tarım …’a ilk prim kesintisinin 21.06.1999 tarihinde yapıldığı Haziran 2000-20.05.2003 tarihinde de prim kesintisi bulunduğu, 09.09.2002 tarihinden itibaren Ziraat Odasına üye olduğu,Tarım Kredi Kooperatifine ortaklığının bulunmadığı, 1479 sayılı Yasa’ya tabi sigortalılık süresi konusunda Kurum tarafından gönderilen yazılarda ve hizmet cetvelinde çelişki olduğu, ilk yazıda ve Esnaf … hizmet cetvelindeki sigortalılık süreleri,13.03.1990- 15.08.1990, 03.01.1992-31.12.1993,06.10.1997-10.03.1998,10.03.1998 isteğe bağlı- 31.01.1999, 22.12.1999 ve devamı iken,ikinci yazıda, Esnaf … sigortalılık sürelerinin,13.03.1990- 15.08.1990,03.01.1992-31.12.1993,06.10.1997 ve devamı şeklinde gösterildiği ve çelişkinin mahkemece giderilmediği anlaşılmaktadır.Mahkemece davacının 1479 sayılı Yasa’ya tabi sigortalılık süresi kesin olarak belirlenmeden eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Yapılacak iş; davacının esnaf … şahsi sicil dosyasını Kurumdan getirtmek, 1479 sayılı Yasa’ya tabi sigortalılık süresini kesin olarak belirlemek, bir sigortalının aynı anda birden fazla sosyal güvenlik kurumuna tabi olamayacağını göz önünde bulundurmak ve 2926 sayılı Kanun’un 10.maddesinde belirtildiği üzere tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle davacının kararı temyiz etmediği de gözetilerek sonuca ulaşmaktır.
Yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.