Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2009/13053 E. 2010/9658 K. 11.10.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/13053
KARAR NO : 2010/9658
KARAR TARİHİ : 11.10.2010

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 20.03.2001-01.04.2005 tarihleri arasında geçen sigortalı çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava davacının , davalılara ait işyerlerinde 20.3.2001-1.4.2005 tarihleri arasında geçen ve Kuruma bildirilmeyen hizmetlerinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin kabulü ile davacının davalı …’ın işveren olduğu…N’olu Ganyan Bayii işyerinde Kuruma bildirilen hizmetleri dışında 11.4.2002-1.4.2005 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı … adına bu işyerinin 6.2.2006 tarihinde 506 sayılı Yasa kapsamına alındığı, ganyan bayii olan işyerinin ilk sahibi olduğu belirtilen … döneminde davacının aynı bayide çalışıtığı ve 15.5.1997-10.4.2002 tarihleri arasındaki çalışmalarının tam olarak Kuruma bildirildiği, işyerinin davalı … …în kardeşi olduğu iddia edilen İlhan …’a devredildiğine dair 19.3.2001 tarihli bayii devir sözleşmesi fotokopisinin dosya arasında olduğu, davacının da bu sözleşmede şahit olarak imzasının bulunduğu, yine dosyada bulunan 9.3.2005 tarihli noterden yapılan devir sözleşmesinde ise … tarafından aynı bayinin bu defa davalı …’a devredildiği, Sevim …a aynı tarihli Türkiye Jokeyler Kulübünce …nolu Bayilik Ruhsatı verildiği, Türkiye Jokey Kulübünce yapılan periyodik bakımlarda doldurulan 13.2.2002,16.10.2003, 7.2.2004,15.9.2004 ve 28.12.2004 tarihli teknik servis formlarında davacının imzasının bulunduğu, davacı ile zabtıca belirlenen tanıkların çalışmayı doğruladığı anlaşılmaktadır.
Hizmet tesbiti davaları sonuçta, tesbiti istenilen süreye ilişkin sigorta primlerinin tahsili istemini de içerdiğine göre, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 80. maddesinin açık hükmü de dikkate alındığında, bu yolda yapılacak işlemin sonradan işverenin hak alanını da ilgilendireceği açıktır. Bu durumda, bu tür davalarda işverenin de taraf bulunması doğal ve hatta zorunludur. Yargıtay’ın yerleşik uygulaması da bu doğrultudadır. Nitekim, Hukuk Genel Kurulu’nun 04.10.2000 gün ve E. 2000/21-1241, K.2000/1236 sayılı kararı da aynı esasları içermektedir.
Somut olayda değerlendirilen tüm delillere göre davacının 11.4.2002-1.4.2005 tarihleri arasında çalıştığının tespiti yönünde mahkemece verilen karar yerindedir Ancak işyerinin 19.3.2001 tarihli sözleşme ile dava dışı İlhan Uyasal ve 3.9.2005 tarihli devir sözleşmesiyle de davalı … …a devredildiği dikkate alınarak mahkemece tüm uyuşmazlık döneminde işyerini işletenlerinin kimler olduğu belirlenmeden ve davalı … hakkında olumlu ve olumsuz bir karar verilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olmuştur

Yapılacak iş; 11.4.2002-1.4.2005 tarihleri arasındaki uyuşmazlık dönemi yönünden , işyerini 19.3.2001 tarihli sözleşeme ile devralan İlhan …ın davaya dahil edilerek, devreden …’la birlikte beyanlarına başvurmak suretiyle ganyan bayinin hangi tarihler arasında hangi işverenlerce fiilen çalıştırıldığı konusunun açıklığa kavuşturulması bu konuda gerektiğinde ilgililerin vergi beyannameleri ile Belediyedeki çalışma kayıtları getirtilip incelenerek işverenler hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptandıktan sonra çalışmanın geçtiği dönemde varsa her bir işveren açısından ayrı ayrı hüküm kurmak ve davalı gösterilen …hakkında da olumlu veya olumsuz bir karar vermek suretiyle sonuca gitmektir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı işverenlere iadesine, 11.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.