YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/9476
KARAR NO : 2009/6724
KARAR TARİHİ : 12.05.2009
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, 02.10.2005 tarihinde davalı şirkete ait işyerinde geçirdiği kazanın iş kazası olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava davacı …’nın 2.10.2005 tarihinde davalı işverene ait işyerinde geçirdiği kazanın iş kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının davalıya ait işyerinde kazalanması ile sonuçlanan olayın cerayan ettiği gün davacının işyerinde çalışmadığı, babasını ziyarete geldiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacıların çocuğu mağdure Songül Kaya’nın 2.10.2005 tarihinde davalı işveren Azra İnşaat Gıda Tekstil Limited Şirketine ait tekstil çırçır fabrikasında babasının çalıştığı bölümde helezon makinasının üzerinden geçerken ayağının kayması sonucu düşüp yaralandığı, olay tarihinde 11 yaşında olduğu, sürekli iş göremez duruma geldiğine ilişkin henüz bir rapor alınmadığı, işverence düzenlenmiş vizite kağıdı bulunmadığı, SGK’ca yaptırılan soruşturma sonucunda düzenlenen müfettiş raporunda yaralananın işyeri işçisi olmadığından yapılacak işlem bulunmadığının tespit edildiği, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettiş raporunda ise olayın iş kazası olduğunun belirlendiği, dinlenen davacı ve davalı tanıklarının kayıtlı işyeri çalışanı veya olay tarihinde iş yerine komşu olan kayıtlı komşu iş yeri sahibi veya çalışanlarından olmadığı, iş yeri dosyasının Kurumdan getirtilmediği, yaralanmaya ilişkin hastane kayıt ve tedavi evrakları ile raporlarının araştırılmadığı, olayla ilgili işyeri işletmecisi ve usta başısı hakkında açılan ceza soruşturmasının şikayet yokluğundan takipsizlikle sonuçlandığı 02.10.2005 tarihli Organize Jandarma tarafından gönderilen davacının doktor tarafından muayenesi sonucu düzenlenen raporda olayın “iş kazası neticesinde yararlanma” şeklinde belirlendiği, davacının babasının aynı gün zabıtaya verdiği ifade de “kızının kendisini ziyarete geldiğini”, davacının 26.10.2002 tarihli ifadesinde “babasını ziyarete geldiğini” beyan ettikleri, bilahare davacının Çalışma Bakanlığı Müfettişine verdiği ifade de “işyerinde çırçır bölümünde temizlik işçisi olarak çalıştığını, süpürgeyi almak için makinaların arasından geçerken kazanın meydana geldiğini” bildirdiği, dava dilekçesinde zabıtada verilen ifadelerin işverence kandırılmakla irade fesadı sonucu verildiğinin iddia edildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece davalı işyeri çalışanı olduğu belirtilmek suretiyle işçi, ustabaşı, muhasebe elemanı ve servis şoförü gibi kişilerin olayla ilgili beyanları alınmış ve karara dayanak yapılmış ise de; Kurumdan davalı işyeri dosyası ile dönem bordrolarının getirtilmediğinden dinlenen tanıkların kayıtlı işyeri çalışanı olup olmadıkları anlaşılamadığı gibi, zabıta marifetiyle belirlenmiş benzer işle uğraşan kayıtlı komşu iş yeri sahibi veya çalışanlarından da kimse dinlenmemiştir. Bu bakımdan tanık sözleri meydana gelen iş kazası olgusu yönünden somut olgulara dayanmamakta soyut düzeyde kalmaktadır. Giderek, tanık sözlerinin inandırıcı güç ve nitelikte olduğu söylenemez.
Yapılacak iş; Kurumdan davalı işyeri dosyası ile kaza tarihini kapsayan döneme ilişkin dönem bordrolarını getirtmek, işverenden varsa imzalı ücret bordrolarını celbetmek, mağdurenin olay tarihinde iş yerinde çalışmasının bulunup bulunmadığını belirlemek, olayla ilgili işverence düzenlenmiş vizite kağıdı, hastane kayıt ve tedavi evraklarının bulup bulunmadığını araştırmak, dinlenen tanıkların kayıtlı iş yeri çalışanı olup olmadığını açıkça belirlemek, olmadıklarının anlaşılması halinde, zabıta marifetiyle belirlenecek çevrede benzer işle uğraşan kayıtlı komşu iş yeri sahibi veya çalışanlarının beyanlarına başvurarak olay günü davacının kazanın olduğu işyerinde fiilen çalışıp çalışmadığı tüm deliller değerlendirilmek suretiyle belirlenerek davacının zabıtada verilen ifadenin iradenin fesada uğraması sonucu verildiği yönündeki iddiası araştırılarak çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir.
Mahkemece bu hususlar göz önünde bulundurulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacıların bu yönlere ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 12.05.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.