Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2008/20101 E. 2009/16561 K. 17.12.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/20101
KARAR NO : 2009/16561
KARAR TARİHİ : 17.12.2009

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, yaşlılık aylığına haciz konulmasına ilişkin işlemin iptaline haczin kaldırılmasına yaşlılık aylığından yapılan kesintinin iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının davalı Kurumdan almakta olduğu yaşlılık aylığına haciz konulmasına ilişkin işlemin iptali, haczin kaldırılması ve yaşlılık aylığından yapılan kesintinin iadesi istemine ilişkindir.
Mahkemece istemin kabulü ile,davalı alacaklı tarafından takip nedeniyle davacının emeli maaşına konulan haczin kaldırılmasına,1.148,32YTL’nin Kuruma yattığı tarihi takip eden aybaşından itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 121.maddesinin 24.06.2004 tarih 5198 sayılı Yasa’nın 17.maddesi ile değişikliğinden önce “Bu kanun gereğince bağlanacak gelir veya aylıklar ve sağlanacak yardımlar, nafaka borçları dışında haciz veya başkasına devir ve temlik edilemez.”hükmü yer almakta iken,anılan yasa ile “nafaka borçları” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve bu Kanunun 80 inci maddesine göre takip ve tahsili gereken alacaklar” ibaresi eklenmiştir.
Yaşlılık aylığının haczedilip haczedilemeyeceği konusu haciz tarihindeki yasal düzenlemeye göre belirlenmelidir.Somut olayda SSK Niğde Sigorta İl Müdürlüğü tarafından gönderilen 20.11.2006 tarih ve 31931 sayılı Haciz Bildirisi ile davacının Kurumdan aldığı yaşlılık aylığına haciz konulmuş ve 2007/Ocak ayından itibaren kesinti yapılmaya başlanmıştır.Hal böyle olunca Kurum tarafından haczin konulduğu 20.11.2006 tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yasal düzenlemeye göre davacının yaşlılık aylığına haciz konulması mümkün olduğundan davacının isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17.12.2009 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY GEREKÇESİ

Yaşlılık aylığının haczi kabil olup olmadığı olgusu, haciz işleminin 6183 sayılı Yasa’ya göre girişilen takibin belli bir safhasına ilişkin olup bütünlük arzetmesi nedeniyle takibin kesinleşip alacaklının haciz isteme hakkının doğduğu tarihteki hukuksal duruma göre
çözümlenmelidir. Aksi halde, kanuna karşı güveni sağlamak ve keyfi davranışlara engel olmak olası değildir. Hukuksal güvenlik bunu gerektirir.
Davanın yasal mesnedini teşkil eden 506 sayılı Yasa’nın 121. maddesinde 5198 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik, aynı yasanın 21/d maddesi ve 1322 sayılı Yasa’nın 3. maddesi gereğince, değişiklik yasasının RG’de yayımlandığı 06.07.2004 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, davacı hakkındaki takibin bu tarihten önce kesinleşmiş olması nedeniyle, somut olaya uygulanabilir nitelikte değildir. Bu nedenle, davacı hakkındaki takip tarihini esas alarak davanın kabulüne ilişen yerel mahkeme kararının açıklanan değişik bu gerekçeyle onanması görüşünde olduğumdan Dairemizin muhterem çoğunluğunun aksi yöndeki değerlendirmesi ve kararına katılmaya olanak görmüyorum. 17.12.2009